'İşte burada ağlamanızı istiyorum,burada düşünmenizi,burada gülmenizi vs...'diyen yönetmenin bir filmini izledim ben sadece.en nefret ettiğim yönetmen tiplemesidir bu.neyseki sadece ağlatarak,duygu sömürüsü ile başarı kazanan bu tip filmlerin hiç benim üzerimde etkisi olmamıstır.
filmi çok depresif buldum...O kadar insanın içini acıtıyor ki dayanamıyıp yarıda bıraktım...Filmin arasına komik olaylarda sıkıştırılsa daha iyi olur örnek babam ve oğlum gibi
çekimler güzel,oyuncu kadrosu iyi... ilk başları dikkat çekici... ama sonra film sizi Mahsun un çektiği yere sürüklemeye çalışıyor...filmin içine ne varsa koymaya çalışınca şişmiş biraz...dağınık ve amatör...belki de ilk film olmanın getirdiği birşey...ben bu kadar övgülerle daha iyisini bekliyordum...
Kırmızıgül,magazin bir figürü olduğu için pek sinemasal bi yeteneği olmadığına inanıyorum.Filmdeki kadroya bakınca,m.kırmızıgül dersine çalışmış birşeyler yapmış inancıyla izledim.Ama malesef kırmızıgül sinema yeteneğinden uzak biri.Dostlar alışverişte görsün bizi alkışlasın filmi olmuş.
filme çok önyargılı gittim açıkcası ama tabi yıldız kenter başta olmak üzere diğer usta tiyatrocular varken kötü bişey çıkmaz dedim ve gittim. iyikide gitmişim müzikler biraz abartılı geldi bana ama film güzel olmuş mahsun kırmızıgülü tebrik etmek lazım. harcadığı her kuruşa deymiş...
pühhhhh...!!! bu kadar güssel bi konuyu bu kadar kötü aktarabilecek başka biri var mı? Şunu söylemeyi kendimde zorunlu gördümm. Türkücüden sinemacı olmas. Bu konuyu bide Fatih Akından izleyebilseydik. Keşkeeee
bence kesinlikle abartılacak bi film değildi. her ne kadar mahsun kırmızıgül abi gidilmez desemde filmin çıkış düşüncesi ve o dev kadro bu filme gitmeme yetti. öncelikle konu bütünlüğü denen bi şey bulamadım. iki de bi birileri ölüyo.. yok adapazarı depremi hatırlatılıyo,birden bakıyosunuz kendimizi Diyarbakır'da buluyoruz ve başlıyo reklamlar, tanıtımlar... filmden çıktığımda düşündüğüm tek şey; Mahsun'dan da bu beklenirdi oluyor
Merhaba arkadaşlar.yorumları okudum ve şimdi benim yorumum; 1-açılış sahnesinde 2 genç adam 80 yaşındaki babalarını nasıl koşarak yakalayamıyor. 2-mahsun ve kardeşi babalarını görmelerine ragmen niye dısarda sabaha kadar bekliyorlar. 3-mahsunun babası içeri girice niye karakterler şurdanım burdanım eskiden burda calışırdım diyerek son derece yapay şekilde konuşuyorlar. 4-mahsundan caldıgı silahla soygun yapan kişi ölünce elinde ruhsatlı silah ile cesedi bulunuyor ancak hiç bir emniyet birimi bu olayla ile ilgili harekete geçmiyor. 5-özelikle melegin öldügü sahneden sonra bu kadın nasıl yol kenarına ne oldugu belirsiz bir mezarlıga gömülüp yola devam ediliyor. 6-diyarbakıra girişte eli silahlı 100 atlı adam arabanın peşinden geliyor.acaba mahsun bu sahneyi bakın ben ne kdar görkemli bir sahne cektim demek içinmi bize gösterme ihtiyacı duyuyor. 7-bizleri aglatmak duygularımızı bir güzel sömürmek için yaşlılıktan tutda 17 agustos olayına kadar halkımzda derin yaralar acmış olayları sonderece acıtasyon yaparak neden bize sunuyor. 8-kötü ve iyi arasındaki ayrım o kadar keskin ve düz şekilde veriliyorki karakterler gerçekdışı bir hal alıyor. uzun lafın kısası biz ne yazıkki bu tür sinemaya deger verdigimiz ve bu filmlerin muhteşem ve iyi olduklarını söylersek sakın kimse ülke sineması niye cok sesini duyuramıyor diye laf etmesin arkadaşlar.herkese iyi günler dilerim...
Duygusallık sevenler icin uygundur ama mantiği ön planda yaşayan insanlar icin son derece sıkıcıdır. Sacma sapan sahneler ile dolu. Mesela ( seyretmiş olanlar anlar ) hasta bakıcı yaşlı bayanı döverken herkes seyredip Oğlu üstüne atlayıp döver - sonrada Müdür eline sağlık der ( Müdür de bir şekilde seyrediyor neredeydi ???) yada yolucuk ederken bir cenaze töreni yapıp yola devam etmek gibi. Kadro müthiş oluşundan kurtardı yoksa ben beğenmedim.
Öncelikle Mahsun kırmızıgül ün böyle bir konuya cesaretle yer vermesi çok güzel bence.Şöyle söleyim ,yok denecek kadar duygusal olmayan bir insan bile bu filmde mutlaka gözyaşlarına hakim olamaz. Dolayısı ile eleştirmek istediğim nokta,özellikle filmin ikinci yarısında Türk insanının duygusallığından fazlasıyla faydalanılmak istenmiş.ilk yarıda değil ama filmin ikinci yarısı gerçekten duygusal sahnelerde dolu.bol bol ölüm katılmış.şu da bir gerçekki filmin hayatın gerçeklerini paylaşması kesinlikle sürükleyici hale getiriyor ve bir solukta filmi izliyorsunuz zaten. bir çok otorite bu filmi babam ve oğlum ile kıyaslıyor.her zaman ilkler avantajlıdır ayrıca filmde yakalayacağınız bazı yanlışlıkları sayarsak babam ve oğlumun da gerisinde kalır diye düşünüyorum.onun kadar ustaca değil yani. Son söz olarak ağlamak ve bu filmle ilgili merakınızı gidermek istiyorsanız gidin.ben özellikle nejat uygurun performansından çok hoşnut kaldım.zaten filmde çok değerli bir kadro var.ama bana göre filmin ustalığındaki bazı eksiklikler bu kadroya yakışmıyor. izlenmediği takdirde çok şey kaçırmayacağınız bir film.ben abartılı bazı övgülere katılmıyorum açıkçası.bu filmi sinemada izledim.babam ve oğlumu ise evde izledim .babam ve oğlum daha bir başka...sevgiler ve iyi seyirler...
filme gittimm... ve o abartılan çok ağlatan filmiii HİÇ beğenmedim... şahsen ben hiç ağlamadım hatta çok güldüm... ççççççoooooooooookkkkkkkkkkk saçma bi filmdii parama yazık oldu diyorum sadeceee .... zaten mahsun kırmızıgüldende ancak bu beklenir...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.