Köpekbalığı Hikayesi - Beyazperde.com eleştirisi : Mafya Köpekbalığı Durumları

Karanlık işlerin döndüğü, insanların suçluluk duymaksızın harcandığı, ailesine bağlı, racon adamlarından oluşan İtalyan Mafyası, Hollywood için (tabii biz izleycilere yönelik olarak da) çok iyi bir malzeme.

Baba serisinin kültleşmesi, Dokunulmazlar ve Sıkı Dostlar gibi filmlerin başarısı, zamanla mafya filmlerinin ve karakterlerinin bol bol parodilerinin yapılmasını ya da daha farklı şekillerde ele alınmalarını sağladı.

Mafyanın sert adamı rollerine alışkın üstad Robert De Niro, bu furya ile birlikte bir anda kendini Billy Cristal'ın karşısında yastık kurşunlarken buldu. James Gandolfini ise De Niro'dan farklı olarak, psikoloğuna gittikçe kendi hakkındaki farkındalığını artıran, ama yine de pis işlerine devam eden günümüz mafya patronluğuna soyundu.

Biliyorsunuz film sektöründe ilgi çeken malzemenin uzunca bir süre elde bulundurulmasına ve bunun üzerine oynanmasına devam edilir (yani kaz gelecek yerden tavuk asla esirgenmez). Hal böyle olunca biz izleyicilere de ilk kez bir mafya çizgi filmi izlemek düşer.

Köpekbalığı Hikayesi, kendisine Jaws'tan miras kalan köpekbalıklarının korkutuculuğu filmlerine bir ekleme yaparak, bu kötücül hayvanlara bir de İtalyan Mafyalığı eklemiş (haliyle denizlerden bir hayvan seçileceğinde akla ilk gelen köpekbalığı olmuş; yunuslardan mafya balığı olmayacağına göre!).

Filmin hikayesi beklenildiği üzere mafya köpekbalıklarının denizlere saldığı korku üzerine olacakken, beklenmedik bir ayrıntı hikayeyi tümüyle değiştiriyor. Büyük Mafya Babası Don Lino'nun (Robert De Niro) küçük oğlu Lenny (Jack Black) soğukkanlı bir katil olmaktan çok uzak, Jaws'un müziğini duymaya bile dayanamıyor, üstüne üstlük vejeteryan.

Bunlar ne mafya ne de köpekbalıkları için istenen özellikler olmadığından, şans eseri (belki de şanssızlık) tanıştığı profesyonel balina dil yıkamacısı, haddinden fazla geveze Oscar'ın (Will Smith) yardımıyla saklanıp, yunus kılığına giriyor ve kendine yeni dostlar ediniyor.

Oscar aynı kendini seslendiren Will Smith gibi büyük bir yıldız olmak istiyor. Süper lüks bir evde yaşamak, partiler vermek, kalın altın zincir ve havalı gözlükler takmak, yanına çok güzel bir hatun almak ve bunlar sayesinde mutluluğu yakalayabilmek hayaliyle yaşıyor. Bu hayaller bize ABD'de ortaya çıkan rap yıldızlarının kliplerini fazlaca hatırlatıyor. Zenci rap yıldızı bir anda kendini bolluk içinde bulur ve kör parmağım gözüne mantığıyla bu görüntüleri hepimizle paylaşma ihtiyacı duyar, bizim kendisinden iyice tiksinebilmemiz için!

Oscar'ın hayalleri Lenny ile çevirdikleri oyun sayesinde gerçek oluyor. En yakın dostu olarak gördüğü (ama aslında ona sırılsıklam aşık olan) Angie'yi (Renée Zellweger) unutuyor ve kendini seksapellik uzmanı, zengin erkek avcısı Lola'nın (Angelina Jolie) kollarında buluyor. Herkesin Oscar'ın yerinde olmak isteyeceğini zannetmeyin. Böyle hayaller mutluluk getirir mi? Parayla saadet olur mu? Filmi izleyenler: "Haaaaaayır!" Filmde bu büyük balonun, patlayabilen bir balon olduğu gayet güzel ifade ediliyor, meraklanmayın.

Oscar, neyse ki dersini alıp, yalanlar üzerine kurulu hikayesinden kıl payı kurtulurken, Lenny'nin de babasıyla sorunlarını çözüp, okyanusların ilk vejeteryan köpekbalığı oluşunun hikayesini çokça gülerek izleyebiliyoruz. Çizgi filmlerin bu güldürme işini hep başarabiliyor olması bizi çok mutlu ediyor. Yetişkinlere yönelik olarak yapılan komedi filmlerinin çoğunun komik olmamasının altında yatan da çocukluğun bir kenara itilmesi herhalde.

Filmin karakter çizimleri, karakterlerin seslerinin sahipleriyle uyumlu olarak tasarlanmış. Robert De Niro'nun sesinin varlığı bile, bir filme çok şey katıyor, o kesin. Hele bir de Martin Scorsese'nin onun karşısında seslendirme yapmış olduğunu görmek sosu iyicene lezzetli kılıyor. Will Smith, Renée Zellweger, Angelina Jolie ve Jack Black'in seslendirdiklerin karakterler ise bazı oyunculara biçilen rollerin hep aynı genellemelere tabi olduğunun kanıtı.

Köpekbalığı Hikayesi, izlemesi keyifli bir çizgi film (çizgi filmlerin hepsi gibi). Çokça popüler ismi de kadrosunda barındırıyor. İzleyicilerin ilgisini kesinlikle hak ediyor.