Beyazperde
Hesabım
Ortalama puan
4,5
1499 Puanlama
5
86 Eleştiri
4
82 Eleştiri
3
14 Eleştiri
2
19 Eleştiri
1
2 Eleştiri
0
2 Eleştiri
Sırala
Filtrele:
Hepsi
Olaylara ve hayata bakış açısının nasıl olması gerektiği üzerine kurgulanmış, baskı altına alınmış düşünceler veya duygular yerine daha çok kişilerin fikirsel ve duygusal açıdan özgürlüğünü anlatan çok iyi bir film.Bazen olayları daha iyi yorumlamak için farklı pencerelerden bakmayı söyleyen bu yapım herkes tarafından izlenmeli.
Eğitim üzerine ender filmlerden birisi diyebilirim.Bu filmi izlemiş arkadaşlara şampiyonlar kulübünü de izlemelerini tavsiye ederim.
Saygılarımla....(9/10)
Eğitim üzerine ender filmlerden birisi diyebilirim.Bu filmi izlemiş arkadaşlara şampiyonlar kulübünü de izlemelerini tavsiye ederim.
Saygılarımla....(9/10)
Birkaç hafta önce anca izleyebildim. Beklediğim kadar iyi bir filmmiş gerçekten. Gerçi belki lisedeyken veya ortaokuldayken izleseydim daha farklı etkileri olabilirdi :) Film Robin Williams’ın üstüne kuruluymuş gibi görülse de Robin Williams gençlerden daha az görünüyor ortalıkta. Her gencin yaşayabileceği sorunlar gayet gerçekçi bi şekilde anlatılmış. Sonuç olarak oldukça iyi bir film çıkmış. Tüm zamanların en iyi filmlerinden biri olduğunu düşünmüyorum yani o kadar abartılacak bir yanı yok ama bu tip öğretici filmlerin babasıdır. O yüzden de notu her zaman yüksektir.Ama eğer bu filmden önce Dangerous Minds veya Freedom Writers’ı izlediyseniz ve öğrenci de değilseniz o kadar müthiş bir etki yaratmıyor.Filmin imdb’de ilk 250 de bile olmaması da tabi bizim için şaşırtıcı olsa gerek. Üstelik burda 9.2 puan almışken :) Yine de özellikle replikleri tarihe geçecek cinsten('Two roads diverged in the wood and I, I took the one less traveled by, and that has made all the difference.' )
..Lise çağımızın bence en asi,en düşündürücü ve "ben kimim?" sorusunu o yaşlarda kendimize sormamızı sağlayan bir film idi Ölü Ozanlar Derneği..Robin Williams'ın en zirvedeki rolünü-bence-inci gibi işlediği,eğitim sistemini,aile eğitimini,gençliğin sıkıntılarını vurgulayan,eleştiren bir film..Ülkesi,milliyeti,ırkı,dini vs..hiç fark etmiyor;zihniyet aynı,gelenek görenek,örümcek ağı bağlamış kafalar..Sonuç acı,keder. "tape" de R.Sean Leonard ile birlikte izlerken-ve de Before sunrise 'da-,Ethan Hawke'ın sıranın üzerine çıkışının,sinemadaki çıkışı olduğunu fark ettim yıllar sonra..Küçücüktü ama başarılıydı en az diğerleri gibi..Karlı,kasvetli bir yatılı Erkek okulu,baskılı aileler,para içinde yüzüp mutluluğu yakalayamamış bir yığın genç ..Her yıl oğullarına aynı doğum günü hediyesini aldıklarının bile farkında olmayan aileler..Var hala;1989 yapımı film;kac sene sonra bugünü bile vurgulamakta..Yıllarca da vurgulayacak;Ethan büyüdü,Williams yaşlandı..Diğer cocuklar kendilerince ünlendiler belki-geçenlerde birisini-şu ispilci-bir filmde gördüm ama Scooby doo muydu ki?-bilmiyorum..İçimizde çözülmeyen kişilikler,soru işaretleri bıraktı gitti film yıllar sonra bile -tekrar-izlediğimde;keşkelerimizi düşündürüp,şiir,edebiyat,isteklerimiz,yapmak istediklerimiz?Yapmamız istenenler?..Bir yığın soru bırakıyor ardında film..Genç neslin mutlaka izlemesi gerekiyor bence;yeğenlere,kardeşlere,kuzen çocuklarına vs..izletmeli,önermeli..
Carpe diem:) Bu puan biraz yüksek olmuş olabilir ancak filmin altını çizdiği konu o kadar güzelki büyülenmemek elde değil.Aşırı beklentiyle izlenmediğinde ağızda güzel bir tat bırakan zamanına göre başyapıt bugüne göre başarılı bir eser 8/10
sonu çok etkileyici ve insan kendini ağlamamak için zor tutuyor.robin williams ın mükemmel oyunculuğu ve çok orjinal bir senaryo.bu konuda çok malzeme var ve yönetmen bütün malzemyi çok iyi harmanlamş çok iyi birfilm.
N.H.Kleinbaum'ın aynı adlı,çok satan,ödüllü romanından 1989'da sinemaya uyarlanan Ölü Ozanlar Derneği,istediğimiz mesleği değil ailemizin istediği mesleği seçmek zorunda bırakılışımızı anlatıyor.Bunun yanı sıra okullardaki katı disiplin kurallarını da yerden yere vuruyor.Ölü Ozanlar Derneği'nde kötüler şiirin ve sanatın gereksiz olduğunu ve karın doyurmayacağını düşünen,anlayışsız veliler ve okul hocaları.Ancak Robin Williams'ın muhteşem oyunculuğuyla hayat verdiği öğretmen John Keating'in,derslerinde çok ama çok başarılı olan öğrencilerin derslerin dışında yeteneklerinin de farkına varmalarına yardımcı oluyor.Ama aile ve okuldaki diğer hocaların baskıları altında kalan gençler bir seçim yapmak zorunda bırakılıyorlar.Film bize,aileniz veya bir başkasının ne istediği önemli değil,siz neyi istediğiniz önemli diyor.Ölü Ozanlar Derneği,etkileyici oyunculuklarla örülü güzel bir film.İzlemeyen varsa mutlaka izlenmeli.
Müziğini duyduğum anda,tüylerimi diken diken eden bir şaheser.Benim Kaptanım.Neden böyle dedim ?Çünkü bu film bana çok şey öğretti...Kendi sesimi dinlemeyi,anı yaşamayı,mücadele etmeyi,yaşamayı ! O kadar kusursuz bir filmki...Olumsuz yanı yok,kimsenin bu filme olumsuz bir yorum yapmaya hakkı yok!O kadar naif ve gerçekçidir Ölü Ozanlar Derneği...Ağlarım sonunda,eğlenirim replikleriyle bulurum kendimi filmde...Herkes bulmalı kendini,bu filmi herkes izlemeli ...Sahneleri kusursuz.Oyunculukları kusursuz.Mesajları kusursuz.Müziği kusursuz.Finali Kusursuz.Kusursuz işte kusursuz.Sinema filmi budur,budur işte !10/10
çok övemeye gerek yok diye düşünüyorum ben diğerlerinin alsine. İyi bir film oldugug konusnda şüphe yok ama hiç bensersiz diil. hatta myleki hala onun benzerleri bile cıktı( MonaLisa'nın gülüşü)
Çok fazla abartılmış.10/6
kült bir film ve gerçekten çok güzel.titanic gibi bir başyapıt mutlaka herkes izlemeli ;)
Güzel bir film,gercekten önemli olan anı yakalamaktır,cünkü gercek servetimiz suan bulundugumuz dakikadır,10 üzerinden 9
Absolutely izleyin derim . Çok güzel , sıradışı , macera ... hepsi filmde mevcut . Ben filme başlayınca bitirene kadar yerimden kalkamadım . Beni çok etkiledi diyebilirim . Puanım 9/10 .
Dead Poets Society; hakkında bu kadar söz bahsedilmesi akılda kalıcı repliklerinden olsa gerek hani şu filmin başlarında sizi alıp götüren. bizim işimiz renklerin güzelliğinden çok onların birbirleriyle oluşturdukları bütünün ahenginden söz etmek. katı kuralları olan her sistem özgür düşünceyi köreltir gün gelir biri arı kovanına çomak sokar. ne sokanın yanına kalır ne de kaçan arıların. lakin kovan eski kovan değildir artık. diyerek filmin bendeki bir kaç cümlelik yansımasını aktardıktan sonra. alışılageldiği üzere ispiyoncu ödleklere dair olan sövgüsel hislerim nasıl depreşti anlatamam. bir de zekanın cesaretle yoğrulup şekillendirdiği bir karakterin asi ve tanrıtanımaz tavırları bana hep çekici gelmiştir. son sahne mi aykırı öğretmenin suretindeki umut dolu tebessüm...
kesinlikle izlenmeli 10/10
Ben filmindense kitabını okuyun derim kitabı çok zevkliydi ama filmde sıkıldım biraz açıkçası kitabın güzelliğini yansıtamamışlar..
- En son Beyazperde eleştirileri
- En İyi Filmler
- Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler