Tanınmış bir aktör olmak için çabalayan Guy ve güzeller güzeli karısı Rosemary, New York'taki yeni hayatlarına başlamak için eski bir binada mütevazi bir daire kiralarlar. Genç çiftin bu yabancı yere alışmalarındaki en büyük yardımcısı üst katlarında oturan yaşlı Castavet çifti olur. Castavet çiftinin 'fazlaca' misafirperver olan tavırları güzel Rosemary'i şüphelere sürüklerken kocası Guy olan bitenin farkında değildir. Günden güne tedirginleşen ve şüpheleri kocası tarafından önemsenmeyen Rosemary gördüğü tuhaf ve korkutucu bir rüyayla derinden sarsılır. Rüyasında şeytani bir varlık tarafından tecavüze uğradığını gören kadın gerçek hayatında da hamile kaldığında komşuların gizemi giderek artacaktır. Ira Levin'in kült romanından Roman Polanski tarafından sinemaya uyarlanan film korku-gerilim sinemasının en başarılı örneklerinden biri.
Korku filmi kesinlikle değil gerilim olarak ise yaratılan kasvetli ortam ve müzikler aracılığıyla az da olsa sağlanmış ama en çok gizem türünü kapsı farrow'un filmdeki oyunculuğunu es geçersek olmaz,rosemary'le adeta bütünleşmiş.Genel olarak filmin verdiği mesaj;eninde sonunda siz de diğerlerine benzer ve onlar gibi olursunuz,kaçamazsınız ş kadar insanın merak etmesini sağlıyor;yer yer tempo düşse de,önemli ve başarılı bir klasik rosemary's baby
MojoRising
Takip Et!
Takipçi
380 Eleştirisini Oku
4,0
1 Haziran 2010 tarihinde eklendi
Bu filmin en etkileyici yönünü bir eleştirmen şu şekilde dile getirmiş.'Bu filmi izleyipte kendisini Rosemarynin yerine koymayan yoktur'.-Spoiler-Filmin en etkileyici tarafı da işte tamamiyle bu cümlede yatan ve film boyunca sürekli bilinçaltımıza gönderilen 'sosyal hayatta güven duygusu bulman çok zordur ve istesen de istemesen de kirleneceksin, onlar gibi olacaksın' diyen finali.Şiddetle tavsiye edilir.
rudeonerudeone
Takip Et!
Takipçi
1.698 Eleştirisini Oku
4,5
16 Ekim 2011 tarihinde eklendi
bazen bir filmin her şeyini bir kenara bıraksanız dahi,tek bir karakteri,o filmin sinema tarihine geçmesini sağlayabilir.rosemary woodhouse da işte böyle bir karakter.onun bir diğer artısı da,ilk cümlede bahsettiğimin aksine,her bir özelliği ile başarılı olan bir filmde yer alması.her daim tartışmalı yönetmen polanski bu filmini hamile eşi ve arkadaşlarının üzücü öldürülüşlerinden kısa süre önce ...
Devamını oku
Chev
Takip Et!
Takipçi
952 Eleştirisini Oku
3,5
17 Ağustos 2010 tarihinde eklendi
Oyuncu seçimi ve müzikleriyle birlikte iyi bir film..Fakat asla bir korku ya da gerilim değil bana göre..Daha çok bir gizem diyebiliriz.Filmde beni gerebilen tek şey müziği oldu.Başka bişey yok..
Roman Polanski tarzıyla her zaman kendinden söz ettiren bir yönetmen ve bu filmi de en çok öne çıkmış,ünlü,kült filmlerinden birisi.Kuşkusuz yönetmenin en iyi üç filmi arasına da rahatlıkla koyabiliriz.Çok beğendiğim Repulsion filminden de yalnızca üç yıl sonra yapılmış ve nihayet bu filmi izleyebildim..Farklı,mistik,fantastik de sayılabilecek bir konu örgüsüne sahip.Filmin genel atmosferinde Rosemary'nin ne olduğuna tam olarak anlam veremeyişi ve bir şeylerin yanlış gittiğini hissetme içgüdüsü var.Belki de annelik iç güdüleri ilk andan itibaren inanılmaz bir şekilde işliyordu.Filmdeki diğer karakterler de oldukça ilginç.Rosemary ile yeni tanışmalarına rağmen herkes son derece ilgili onunla.Bir dediği iki olmuyor hatta o söylemeden yapıyorlar.Ve hissettiği bu kötü şeylerden dolayı da tüm çevresi ona paranoyakmışçasına yaklaşıyor ve her şeyin gayet normal olduğunu düşünüyor,ona da bunu söylüyorlar fakat içindeki hisler bir türlü geçmek bilmiyor ve Rosemary bu hislerin gerçekliğine inanıyor..Aynı Repulsion'da olduğu gibi yine oldukça iyi bir psikolojik analiz izliyoruz.Fakat burada sadece bununla da yetinilmiyor,esrarengiz ve ürpertici de olan bir hikaye var.Böyle bir hikayenin etrafında,insan psikolojini en karanlık sınırlarına götürme,elbette ki filmi çok farklı bir yere taşımış.Yaşananları anlamlandırıp,finalde neler olacağını anlamayı çok istiyorsunuz,çünkü Rosemary'nin yaşadığı durum izlerken rahatsız edici olabiliyor.Tamamıyla kendi başına,kendi iç güdüleriyle hareket ediyor ve bunları da sadece kendisi savunuyor.Elbette bunların hepsi,her şeyden önce bebeği için..Böyle bir hikayeye ait,bu türde bir film oluşu da filmi farklı kılıyor.Tam olarak ne bir gerilim ne korku ne fantastik film aslında.Öyle ki içinde fantastik türü hissettiğiniz anlarda bile gerçekçilik yaşıyorsunuz sanki.Olaylar işte bu kadar iyi işlenmiş.İzleyenin içine işleyen yapıda her şey.Tür olarak her anında büyük bir gizem hakim.Diğerlerinden de zaman zaman ortaya çıkan yapıda olduğunu söyleyebilirim..Polanski imzalı çok önemli bir film.Farklı ve etkide bırakan bir çarpıcılığa sahip.Fedakar bir anne,tek düze bir baba,garip davranışlara sahip komşular,ilginç bir bina,çıldırmış bir kent ve esrarengiz olaylarıyla Rosemary'nin Bebeği gerçekten bambaşka..Puanım: [8/10]
Yorumları göster
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.