Devam filminin de sinyalleri geliyor gibi...
Uğur Bayraktar: Bu filmle imkan verilse neler yapılabileceğinin sinyallerini verdim. Türk sineması adına doğru bir iş yaptığımıza inanıyorum.
Sette hem abi hem yönetmen olmak nasıl bir sorumluluk getirdi?
Uğur Bayraktar: Ufuk, bu dünyada psikolojimi bozan tek adam. Neden? Çünkü evladına evladın gibi, babana baban gibi davranırsın ama Ufuk babama çok benziyor (onu kaybettik). Hem oyunculuğuna hayranım hem de aşırı saygı duyuyorum. Ama abisi olduğum için her şeyine kızdığım bir adam. Nasıl davranacağımı şaşırdım, bu yüzden psikolojim bozuldu (gülüyor). Bu filmde tek kelimeyle döktürdü. İkinci filmde karaktere tamamen teslim oldu.
Ufuk’un oyunculuğunda sizi en çok etkileyen özellik nedir?
Uğur Bayraktar: Ama Ufuk sadece bu filmle değil, Kader, Dağ gibi filmlerde de oynadığı her karakteri fenomenleştirdi. Ses tonu, sinematografik yüzü ve yaşantısından dolayı halkın her kesiminin sevdiği bir adam. "Ben buyum" diyerek kendini bir yere konumlandırmadan yaşayan biri, bu çok büyük bir artı. Bir şeyleri sonradan bulmadığı için hiçbir zaman değişmedi. Ailesinde her şeyi gördü ve bu onun duruşunu şekillendirdi.
Bu filmi ilkinden ayıran en büyük özellik nedir?
Uğur Bayraktar: İlk filmin de lezzeti başka, ona haksızlık edemem. Ama bu film daha dinamik. Her şeyin dozu daha fazla. Fragmanda filmin hiçbir kritik anını göstermedik; tüm sürprizleri sinemada görecekler.