Usta oyuncu Robert De Niro, ortağı olduğu zincir Japon restoranının İstanbul şubesindeki bir etkinlik için Türkiye'ye geldi. De Niro, restoran zincirinin CEO'su Fumihiro Tahara, şefi ve ortağı Nobuyuki Matsuhisa ile Türkiye'deki ortakları Baran Süzer ve Meir Teper'in katılımıyla bir basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında soruları yanıtlayan De Niro, "Daha önce de İstanbul'a gelmiştim ama uzun kalmamıştım. Burada olmak gerçekten müthiş" dedi ve şimdilik İstanbul'da geçen bir film yapmayı düşünmediğini ancak çalışmayı sevdiği yönetmenlerden biri İstanbul'da çekilecek bir film senaryosuyla gelirse zevkle oynayabileceğini söyledi. De Niro "İstanbul'da bir film çekmek müthiş olur diye düşünüyorum" ifadelerinde bulundu.
Robert De Niro ayrıca İstanbul'un Asya ve Avrupa kıtasını birleştiren coğrafi yapısına dikkat çekerek "Şehir harika ve çok büyük. Çok büyük bir şehir. 20 yıl önceki ziyaretimde, buranın ne kadar büyük olduğu aklımda kalmış. Aracı sürüyorsunuz ve asla (yol) bitmiyor. Bugün havaalanına indiğimde de yine çok büyük olduğunu düşündüm. Her yerde olduğu gibi burada da anlatılması gereken büyük hikayeler var. Bu şehrin bir büyüsü var." dedi. Ayrıca İstanbul'da en sevdiği yerin halı satılan çarşılar olduğunu dile getirerek, "Çok etkileyiciydi. Kızımı oraya götürmeyi istiyorum." diye konuştu.
Nuri Bilge Ceylan'ın "Bir Zamanlar Anadolu'da" filmi ile Jüri Özel Ödülü'nü aldığı 64. Cannes Film Festivali'nde Jüri Başkanı olan Robert De Niro, Türk Sineması hakkında bir bilgisi olmadığını söyledi: "Türk filmi izlemedim. Hatta son dönemde film izlemiyorum. Buraya gelmeden önce birkaç Türk filmi izlemiş olmayı isterdim ancak üzgünüm, izlemedim." ifadelerinde bulundu.
Etkinlik sırasında Al Pacino ile 50 yılı aşan dostluğuna da değinen De Niro, "Biz arkadaşız. Her gün görüşmüyoruz ancak sağlam bir dostluğumuz var. Birbirimizle konuşmaktan her zaman çok zevk alıyoruz. Bu kariyerimizle ilgili de olabilir, karşılıklı tavsiye vermek ya da başka şeyler üzerine olabilir." ifadelerini kullandı. Son dönemde dijital platformların yükselişiyle ilgili olarak ise "Netflix olmasa Irishman'i çekemezdik. Ne diyebilirim ki? Memnunum. Filmi yapabilmemiz için ihtiyacımız olan her şeyi verdiler." değerlendirmesinde bulundu.
