Geçtiğimiz perşembe günü start alan 13. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali dünyaca ünlü konukları ağırlıyor. Bağımsız sinemanın sevilen isimlerinden Fransız sinemacı Michel Gondry !f'in konuğu olarak İstanbul'daydı.
Günlerin Köpüğü filmiyle aynı dönemde çektiği Uzun Boylu Adam Mutlu Mu?: Noam Chomsky ile Canlandırma Bir Sohbet filminin Türkiye galasına katılan Gondry, bugün de Fransız Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda basın ile buluştu.
Festivalin İnternet Tanıtım Sponsoru olarak Beyazperde.com’un da yer aldığı toplantıda, Gondry öncellikle Fransa İstanbul Başkonsolosluğu Bölgesel Görsel-İşitsel Ataşesi Fanny Aubert Malaurie’nin sorularını yanıtladı. Uzun Boylu Adam Mutlu mu? filmi için gelen soruları ve yorumları cevaplayan Gondry, daha önce pek çok kez Türkiye’ye gelmiş olan Noam Chomsky ile olan ilişkisini ve çektiği filmi şu sözlerle özetledi: “Onunla 2007 yılında tanıştım. Noam kendisiyle tanışmak isteyen herkese açık bir insan. İlk başta iletişime geçmenin nasıl olacağını merak ediyordum. Benim projem aslında biraz naif bir projeydi belki Noam için; çünkü onun daha farklı yönünü ele almak istiyordum… Amerika’da bir sansür durumu var, belki resmi olmayan bir sansür ama gerçek. Bu yüzden böyle bir anlayış geliştirdim, ilk başta Noam’ın bununla çok ilgilenmediğini ve beni geri çevirmek üzere olduğunu hissettim. Ancak yavaş yavaş yakınlaştık çekim sürecinde. Benim iyi bir dinleyici olduğumu ve ödevimi yaptığımı fark etti ve tabii ki aksanıma alıştı. Yavaş yavaş bu ilişkimiz yükselerek ilerledi ve düşüncelerime de dikkat kesilmeye başladı. Filmin gelişmesiyle birlikte büyüyen bir ilişkimiz oldu.”
Kullandığı animasyon tekniği ile aslında Chomsky’yi kendisi için anlaşılır kılmayı amaçladığını belirten Gondry, ayrıca ünlü düşünürün politik aktivizm yönüyle de ilgilendiğini ifade etti. Gelen bir soru üzerineyse video klipler çektiği dönemde ise uzun metrajlı bir sinema filmi yönetmeni olacağını ise hiç tahmin etmediğini gülerek ifade etti.
Film çekerek kendisini anlatmak isteyen insanların projelerine olanak sağlayan 'Home Movie Factory' projesinden de bahseden Gondry, ‘Ev Yapımı Filmler’ olarak özetlediği ve 10-15 şehre yayılarak genişleyen bu girişimini “yaratıcı işlerle hayatın kazanmayan, başka sektörlerde çalışan insanların kendilerini ifade edecek bir alan yaratmalarına olanak sağlamak” olarak özetledi. Fanny Malaurie’nin “Neden İstanbul da gelecekte bu şehirlerden biri olmasın?” temennisine de olumlu cevap verdi.
Hem Hollywood’da hem bağımsız sinema dinamikleriyle film çekmenin farklıklarına da değinen Gondry, bir daha süper kahraman filmi çekmek istemediğini (2011 tarihli Yeşil Yaban Arısı) zaten sevmediği süper kahramanlardan bu süreçten sonra nefret ettiğini belirtti. “Benim için süper kahramanlar faşist yaratıklar” benzetmesi yapan Gondry büyük bir stüdyo yapımının daha geniş insanlara ulaşmakta önemli olduğunu ve tabii maddiyat olarak farklı kulvarlara sahip olduğunu belirtti. Ama bağımsız film projeleri ile gittiği röportajlarda hep daha net ve zeki sorularla karşılaştığının da altını çizdi.
2014 !f İstanbul'a dair gelişmeler için Beyazperde.com'u takip etmeye devam edin!
Haber ve fotoğaflar: Duygu Kocabaylıoğlu
Uzun Boylu Adam Mutlu Mu?: Noam Chomsky ile Canlandırma Bir Sohbet Orijinal Fragman
