Oscar ödüllü Jennifer Lawrence ile Bradley Cooper'ı yeniden bir araya getiren Serena, haftanın en iddialı yapımlarından biri. Oscar'a göz kırpan filmin yönetmen koltuğunda Yitirdiğimiz Şeyler, Daha İyi Bir Dünyada ve Sadece Aşk filmlerine imzasını atmış olan Susanne Bier oturuyor. Toby Jones ve Rhys Ifans'ın beraber kaleme aldıkları, 2009 basımı aynı adlı kitaptan beyazperdeye uyarlanan filmin senaryosu Christopher Kyle'a ait. Filmin bazı diyaloglarının yeniden seslendirme yapılması gerekmiş ve o sıralar Açlık Oyunları : Alaycı Kuş Bölüm 1 filminin çekimlerinde olan Jennifer Lawrence'nin stüdyoya girmesi gerekmiş. Yapımcılar Lionsgate ile bağlantıya geçip Lawrence'ın bir gün izin kullanarak dublaj için gelmesini sağlamaya çalıştılar. Bu iznin maliyeti öyle büyük oldu ki Serena'nın genel bütçesinden bile fazla bir para ödemek zorunda kaldılar. Bu sürecin tamamlanması ise yaklaşık 18 ayı bulmuş!
Kuzey Carolina'ya yerleşen genç çift George ve Serena Pemberton, yeni yerleşim yerlerinde sadece ev değil, sıfırdan bir hayat inşa ederler ve kerestecilik işinde yükselirler. Genç ve güzel olan Serena aynı zamanda çok kurnaz bir kadındır. Kocasının başarılarının en büyük destekçisi olan hırslı kadın, önlerine geçmek isteyen herkesin ayağını kaydırmayı başarır. Asla hamile kalamayacağını ve çok sevdiği kocasına bir çocuk veremeyeceğini anlayan Serena iyice hırslanır. Hırslanmasının en büyük sebebiyse, George'un onların evliliklerinden önce dünyaya gelmiş olan gayrimeşru çocuğudur. Genç kadın tüm hıncını bu çocuğu ortadan kaldırmak için kullanacaktır.
Beyazperde eleştirisi: Fırat Ataç
