Uzak ihtimal: en yeniler yorumlar

Birbirine benzer ama kimlikleri nedeniyle kavuşamayan iki gencin hikayesi. Çok gerçekçi. Sadece din özelinde değil ama hayatta sevdiklerimizi bile farklı açılardan bize benzer, yakın kişiler arasından seçiyoruz. Bize benzemeyenlere ise olmaz gözüyle bakıyoruz. Bu elek bilincimizin arka kısmında sürekli çalışıyor.Doğrusu sevgimiz bile şekillendirilmiş,
Hikaye ve verilen yaşamlar çok etkileyici idi.Oyunculuklar da bir o kadar güzel. Umarım bu tarz filmler yapılmaya devam edilir.

Bu filme yapılan kesin yargılı olumsuz eleştirileri anlayabiliyorum yavaş ilerleyen , repliği az ve müziği az kullanan bir yapım . Ama bu filmin türü Dram yani Holywood filmlerindeki gibi aksiyonu beklemek anlamsız ya da Musa nın bir anda Klara nın belinden tutup seni seviyorum Klara evlen benimle demesi saçmalık .
Bu filmi beğenmeyen arkadaşlar bu aksiyon eksikliğini hissettiklerinden dolayı beğenmemişlerdir .
Sonuç olarak kişisel eleştirim sadeliğin ,kendine has belgesel tadında çekim teknikleriyle(bazı sahnelerde flulaşan ,kameranın titremesi vb.) Nadir Sarıbacak ve senaristliğini de üstlenen Görkem Yeltan ın oyunculuğu ile tamamlanan son derece samimi bir yarım kalan aşk öyküsü .

Öncelikle Mahmut Fazıl Coşkun, son dönemlerde Türk sinemasının gördüğü en başarılı yönetmenlerden bir tanesi. Yazdığı enteresan senaryolarla, karakter açılımlarını çok başarılı bir şekilde karşısındakine(izleyiciye) aktarabilen ve de bununla birlikte başrol oyuncularını da çok başarılı bir şekilde seçerek kullanan bir yönetmen. Açıkçası dram tadında bir senaryo yazmaya meraklı olan insanların Mahmut Fazıl Coşkun filmleri izlemesi ve de sinemanın dilini bu denli kuvvetli kullanan pekala belli başlı yönetmenlerden biri olduğunun altını çizmek lazım. İlk olarak Yozgat Blues filmini seyretmiş ve de uzun süredir gördüğüm en sağlam Türk filmi olduğundan da 4,5 puan vermiştim ancak 4 puan verebileceğim bir filmdi benim açımdan. 4 puan yeterli olurdu. Uzak İhtimal'i de birkaç ay önce izlemek için masa başına oturdum. Uzak İhtimal filminde tabiki izleyenleri en çok etkileyecek kısımlar, sinemada bu denli etkileyici bir biçimde aktarılan sade (bu sayede de her yönüyle gerçekçi) ve de bu performanslara hayat veren iki çok başarılı oyuncu Nadir Sarıbacak ve Görkem Yeltan. Bunun dışında filmin durağanlığı pekala belli başlı izleyicileri sıkabilir de. Bir kıyaslama yapacak olursak Uzak İhtimal'de başrolde bulunan oyuncular, Yozgat Blues'un başrol oyuncularına göre bir adım daha önde (Ercan Kesal çok başarılı bir performans sergilese de, Ayça Damgacı iyi performansına rağmen bir adım geride kalıyor.) Fakat Yozgat Blues, yaratılan etkileyici atmosferleriyle, hikayesinin bir tık daha özgün oluşuyla bence Uzak İhtimal'in bir adım önünde. Ama buna rağmen Yozgat Blues filminden sonra izlediğim Uzak İhtimal de yönetmenin kariyerinin devamında yapacağı filmlerini merakla beklememizi sağlıyor. Gerçekten çok başarılı bir film özellikle de bir sinema dersi demekte fayda var (bu konuda da Uzak İhtimal, Yozgat Blues'a kıyasla daha öne çıkarılabilir). Ancak çok üst bir seviyede olmadığını da söylemekte fayda var.

beklentilerimle fazlası ile örtüşen favori filmlerim arasına kendisini yazdıran bir filmdi.
soundtrack açısından daha da geliştirilebilirdi repliklerin az olduğu böylesi filmlerde eksik kalan bazı duygu yoğunlukları soundtrack ile sağlanılabilirdi.. 9/10
filmi yerli yersiz eleştiren arkadaşlar rica ediyorum beyazperde.com çok seçkin bir site burada yazılanlara değer vererek sinemalara giden veya filmi izlemekten vazgeçen arkadaşlar var biraz insaflı olalım yorumlarımızda

sadeliğin çarpıcı etkisi ve nadir sarıbacak oyunculuğu... başka söze gerek yok

Öncelikle şunu söylemek gerekir ki film herhangi bir 'mesaj' kaygısı taşımıyor. Dinler arası diyalog yok bilmem! Film birbirine çok zıt iki kutupta duran, ama karakterleri aynı olan iki kişinin arasında birkaç günlük gönül hikayesini anlatıyor. Hollywood sineması insanların kafasında yer ettiği için her hikayede bir komplo teorisi arıyor izleyenler. Teoriler üretmeye gerek yok; sade bir hayat yaşan insanların sade hikayeleri. Bana göre filmin tek eksik yönü müzikleri. Yönetmen neden müzik kullanmayı tercih etmedi bilmiyorum. Ama film 8-9 puanı hak ediyor.

Bir rahibe ve bir imam arasındaki ilişki konu edinmiş. Konu olarak çok ilginç ve anlatım tarzıda iyiydi. Genel olarak başarılı buldum diyebilirim...

Öncelikle şunu belirtmek isterim.Sırf bu filme yapılan yorumlardan rahatsız oldugum ıcın sıteye uye oldum.Bende en azından bır kac kelam etmek ıstedım.Yorum yazarken herseyden evvel bır fılm ıcın harcanan emege saygılı olmak gerektıgını dusunuyorum.Hadı bu bahsı gectık aldıgı odullere saygı duymak gerektıgını dusunuyorum.Lutfen her seyrettıgınız fılmde sıze cocuklugunuzdan bu yana empoze edılen hollywood tarzı fılm anlayısını bulmayı beklemeyın.Illakı her fılmın ıcınde ozel efektler,aksıyon,mılyon dolarlar olacak dıye bırsey yok ! Iste bu fılm butun bu ezberlerı bozdugu ıcın bıle ızlenmeye deger bır fılm kanaatımce... Kaldıkı ıllakı entellektuel arkadaslara munhasır bır fılm oldugunuda dusunmuyorum.Izlemeyen arkadaslara en azından realıst, sade ve guzel karelerı olan bır fılm olarakda tavsıye edıyorum.Fılmde emegı gecen tum kısılerede saygı ıle tesekkurlerımı sunarım.

Sanat adı altında saçma sapan filmler yapılıyor ve halka yutturulmaya çalışılıyor. Bu filmin ne anlatmak istediği belli değil, ne olduğu belli değil. Gereksiz anlamsız bir film işte. Mutlaka bu derin ! filmden mana çıkartan entellektüel ! bir kesimde olacaktır ama.

Sinema sanattır anlayışında yapılmış, yüreğe hitap eden bir sinema filmi.Olağan sadeliğiyle sizi sürükleyip götüren, zaman zaman gülümseten, zaman zaman iç burkan bir senaryo. Duru ve etkileyici, samimi oyunculuk ile seyir zevki veriyor. İlk senaristlik ve ilk yönetmenlik ama usta elinden çıkmış gibi.Sade ve dokunaklı filmleri sevenler kesinlikle kaçırmasın. 9/10

son zamanlarda izlediğim sade ve sakin bir sevmek hikayesi

ufukdumlu arkadaşımız yaptığım yoruma yorum yapmış ( imkansız bir aşk anlatılmak istenmiştir demiştim ) ona cevap vermiş imkansız aşk yok demiş.... nasıl yok arkadaşım. kadın rahibe , erkek imam. erkek aşık oluyor. dini olarak imkansızlık yokmu acaba filmde soruyorum ???? lütfen diğer arkadaşlarda cevap verirlerse sevinirim ... iyi seyirler ...

Durgunluğun,sadeliğin çok güzel kaçtığı anlar vardır ama bazı filmlerde de bu usandırır bıkkınlık verdirtir.Uzak ihtimalde film sürekli çok önemli ya da zor bir şeyler anlattığını sanıyor ve hep aynı ritimde gidiyor.Tavsiye etmiyorum 3/10

valla bazıları bu filme yazmış imkanzsız aşkı anlatıyor falan filan ama filmde hiç bir şey yok boşa izlemeyin derim bir rahibe ablamız var bide ona açılamayan imamımız sonra noluyor kızı trene bindirip gönderiyor buda sanatsal film oluyor....

son zamanlarda sanat filmi yapıyorum diye yola çıkanalrın aslında sanat değil onun gölgesinde işler yaptığını görüyoruz.senaryo ya replik çok az, oyuncuları zorlayacak bir rol yeteneği yok, final çok kötü pat diye film bitmemeli,kapaktaki bir slogan dikkatimi çekiyor 'söyle rabbin kimse ona tapayım' buna uygun bir hal ve durum yok ortada bu sadece bir dikkat çekmek için söylenmiş. sloganı vurgalayacak hiçbir yoğunlukta aşk göremedik.kısaca film vasat beklentili olmayın başka alternatifiniz yoksa tercih edilmiştir zaten.10/3