19. yüzyıl Fransasında geçen film, yıkılan hayaller, kalp kırıklıkları, tutkular ve fedakarlıklar üzerine kurulu. Jean Valjean olarak bilinen 24601 nolu mahkum, hapishaneden salınır. Kendisine yeni bir hayat kurmak ister ama müfettiş Javert'in gölgesi onu daima takip etmektedir. Jean Valjean Fantine'in kızı Cosette ile ilgilenmeyi kabul ettikten sonra ikisinin hayatı da tamamen değişecektir. Fransız Devrimi'nin arifesinde geçen hikaye ihtilalin her iki tarafının da yüzünü gözler önüne serer. Ünlü yazar Victor Hugo'nun aynı isimli ünlü edebiyat klasiğinden uyarlanan Les Miserables (Sefiller), Jean Valjean'ın ölümsüz hikayesini beyazperdeye taşıyor. Oscarlı sinemacı Tom Hooper'ın yönetmenliğinde çekilen filmin oyuncu kadrosu ise Hugh Jackman, Russell Crowe, Anne Hathaway, Helena Bonham Carter ve Amanda Seyfried gibi birbirinden ünlü isimlerden oluşuyor.
Beyazperde Eleştirisi
2,5
Geçer
Sefiller
Gösteriş...
Yazar: Ali Ercivan
Bu haftaki müzikal dosyamızda da belirttiğim gibi, 2000'lerin başında Kırmızı Değirmen (Moulin Rouge!) ile Hollywood yeniden büyük müzikal projeleri gündemine aldı. Bu da Chicago'dan Rüya Kızlar (Dreamgirls)'e, Saç Spreyi (Hairspray)'den Rent'e kadar çok farklı projeler çıkardı karşımıza. Victor Hugo'nun klasik romanı Sefiller (Les Misérables)'in başarılı Broadway uyarlamasının bu kapsamda sinemaya aktarılması da kaçınılmazdı. İki yıl önce Zoraki Kral (The King's Speech) ile Oscar kazanmış olan İngiliz yönetmen Tom Hooper da projenin başına geçirilmek için biçilmiş kaftandı.
Oldukça iyi gişe başarısı ve son olarak da 3 Oscar ödülü (Yardımcı Kadın Oyuncu, Makyaj ve Ses Miksajı kategorilerinde) elde eden Sefiller (Les Misérables), neredeyse tüm diyalogların şarkı formunda, yani melodili seslendirildiği müzikallerden. Bunu yadırgarsınız yadırgamazsınız, onu bilemem. Karşımızdaki örneğe beni
Bence olmamış yani bu kadrodan daha iyi bir şey çıkmalıydı,müzikal olması kesinlikle bi olumsuzluk ben 98 yapımı uma thurman ve liam neeson un oynadığını tercih ederim şahsen..
rudeonerudeone
Takip Et!
Takipçi
1.698 Eleştirisini Oku
5,0
23 Şubat 2013 tarihinde eklendi
Olağanüstü bir film. Müthiş bir uyarlama bana kalırsa. Victor Hugo'nun ölümsüz eseri, bu süre zarfında ancak bu kadar kusursuz işlenebilirdi. Tüm oyuncular mükemmel. Özellikle bazı sahneler, buralarda söylenen şarkılar insanın uzun süre aklında yer edecek cinsten. Akademi Ödüllerinde aday olduğu her ödülü kazanmasını istiyorum, En İyi Film dahil. Hatta bence hak ettiğinden az adaylık almış (En İyi Yönetmen ...
Devamını oku
Özgür A.
Takip Et!
Takipçi
41 Eleştirisini Oku
4,0
16 Mart 2013 tarihinde eklendi
Daha önceki uyarlamalarını büyük bir keyif içinde izlediğim Sefilleri müzikal olarak izlemek müthiş bir keyifti. Koskoca Gladyatör (Russell Crowe) ve yine koskoca X-Men'i (Hugh Jackman) şarkı söylerken görmek de apayrı bir şey olsa gerek. Filmi izlemeyi düşünmüyorsanız bile Look Down şarkısını açın ve dinleyin...
esari-2
Takip Et!
Takipçi
2 Eleştirisini Oku
5,0
5 Mart 2013 tarihinde eklendi
bence çok güzel bir müzikal.. tüm parçalar canlı seslendirilmiş.. kimileri gerçekten çok etkileyici..
Efsanevi HMS Victory’nin demirlendiği, dünya çapında bir turist güzergâhı ve yıldayaklaşık 500.000 ziyaretçiyi ağırlayan faal bir deniz üssü olan İngiltere’nin güneyindekiTarihi Portsmouth Tersanesi, filmin başlangıç sahnesi için ihtiyaç duyulan muazzamarka planı sağlamış
Çekim Detayları
Sefiller prodüksiyonu sayıları azaltılmış bir ekiple Güney Fransa’daki Gourdon’da 12 hafta süren çekimler yapmış, burada Hooper ve onun değişmez yapım tasarımcısı Eve Stewart, Valjean’ın özgürlüğe yürüyüşünü çekmek için eşsiz bir dağlık bölge bulmuşlar.
Oyuncular Hakkında
Anna Hataway film için 5 haftada 11 kilo vermiş, güzel oyuncu bununla ilgili şöyle diyor “Çok yoğun ve son derece ağır bir şeydi. Dürüst olmak gerekirse, eğer durup yaptığım şeyi gerçekten düşünmemiş olsaydım, muhtemelen çok sıkıntı çekerdim. Bir son an yaşadığımı biliyordum ve yapmam gereken tek şey, cesaretimi toplayıp o noktaya odaklanmayı sürdürmekti. Ben metot oyuncusu değilim ama bir kurbanı oynuyordum. Bu yüzden başımdan geçen acıları, acı
Devamını oku
Böyle cok degerli hikayelerin filmlerle basitlestirilmesi hic hosuma gitmiyor. Kitabı okuduktan sonra karekterlerle aranızdaki hassas bağa zarar veriyorlar diye düşünüyorum. Karekterlerin ruh halini yansıtmaktan cok uzakta kalıp olaylar karmaşına dönüşüyorlar. Sadece birşeyler olup bitiyor tüm gördüğümüz bu. Karekterlerin ne hissettigi ne dusundugu ile ilgili fikirlerimiz çok kabataslak kalıyor. Müzikal olmasının iyi ve kütü yanları var. Sefiller bilindik bir hikaye. Filmleri çekilmis, kitap bilmem kaç dile çevrilmiş. En cok okunan kitaplardan. Dolayısıyla boyle bir eseri tekrardan işleyeceksiniz farklı bir şeyler yapmanız gerekir. Müzikal, bir filmi farklı kılmak icin iyi bir tercih olabilir. Ama sefiller icin değil. Cünkü müzikal ile anlatım olanağını dahada daraltıyorsunuz. Anlatılabilecek seyler dahada azalıyor. Müzikalin keyifli olabilmesi icin hikayenin basit olması gerekiyor. Moulin rouge de iki aşık vardır ve karşılarına bazı engeller çıkar. Hikaye son derece basittir. Sarkılar olayı anlatmak icin degil suslemek ve duygu katmak icin soylenir. İzlerken cok keyif alıyorsunuz. Ama sefillerde anlatım olanagı yeterli olmadıgı icin cok yuzeysel kalıyor. Üstelik yoruluyorsunuz. Arada dinlenmek zorunda hissediyorsunuz. Beni en cok uzen hikayenin en temel noktaları üzerinde yeterince durulamaması. jan valjenin rahiple olan olayının hayatına etkisi yeterince acık degil, kızına olan sevgisi cok kaba islenmis, javertin intihar etme nedeni gecistirilmis.. Bunlar tabiki filmde gösteriliyor ama nasıl söyliyim karekterin icinde bulundugu durumun biraz felsefesini yapmak gerekiyor. Çok sevdigim bir hikayeyi arkadasım bana kabaca anlatıyormus gibi hissettim. En kütüsüde son sahneleri. Kitapta inanılmaz duygu yüklü olarak aktarılan jan valjenin kızından ayrı kalma durumu filmde daha derin islenmek yerine bize thenardierlerin maskaralıkları anlatılıyor.
ekliptik
müzikal filmler genelde sanatsal kaygılarla yapıldıkları için mekan ve oyunculuğu güzel oluyor..ama gel gelelim ki halka hitap etmiyor..böylesi bir kurgu ve kadroyla normal bir film çevirseler daha çok severdim..sonuçta beklediğimi bulamadım..müzikal filmlere ilgi duyuyorsanız izleyin derim
kayseri38
türkçe dublaj izlemenizi tafsiye ediyorum ancak ingilizce biliyorsanız. ingilizce yoksa altyazılı izleyin derim.
que
ünlü romandan büyük şeyler bekliyorum umarım yanıltmaz.
kayseri38
film mükemmel izlemenizi tafsiye ediyorum
destinyo
Sabırsızlıkla bekliyorum
Yorumları göster
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.