Sorunlu sinemacı Stanley Kubrick’den sorunlu bir film 'I Wide Shut'.Kubrick film daha vizyona girmeden önce 70 yaşında hayata veda ettmişti.Film sonradan vizyona girdi ve hiç kimse filmi tam olarak anlamadı ve izleyici ikiye bölündü.Kimileri 'Aman Tanrım,Kubrick’in tek kötü filmi derken,kimileri filmi her Kubrick filmi gibi bir başyapıt olarak görmüştü.Gözü Tamamen Kapalı’nın iki yıldız oyuncusu bir dönemler tıpkı filmdeki iki evli çift olan Tom Cruise ve Nicole Kidman idi.Aldatmaya,kadın-erkek ilişkilerine cinselliğe,şehvete,burjuva aile yapısına ve sadakatsizliğe dair özgün ve erotik bir film olan Gözü Tamamen Kapalı,Kubrick’in 'Lolita'’sından beri en çok tartışma yaratan filmi oldu.(Gerçi Stanley Kubrick’in her filmi belirli çevrelerce büyük bir tartışma konusu olmuştur.)Çağının çok çok ötesinde ve Amerikan filmlerinin klişe tarzlarının tamamen dışında olan Hollywood çalışanı Stanley Kubrick;her yönetmenin,her sinemacının cesaret edemediği bir şekilde kamerasını her yere sokmayı başarmış bir ustaydı.Burjuvaların katıldığı sex tarikatının ayinlerine yer verildiği sahneler öyle yenilir,yutulur gibi değil mesela.Sadece bir kaç notadan oluşan müzikleri de çok başarılıdır filmin.Kostümleri,sanat yönetimi yine her Kubrick filmindeki gibi fazlasıyla estetik.Nicole Kidman ise oyunculuğu ve güzelliği ile bizi büyülüyordu.Sonuç olarak Gözü Tamamen Kapalı tamamen anlaşılmaz bir film.Bittiğinde kafamızda pek çok soru işareti bırakıyor.Bill Clition ve Monica arasındaki sex skandalının ceyran ettiği bir dönemde çekilmiş olması tesadüf müdür acaba,ne dersiniz?
son derece etkileyici karmaşalarla dolu...cinselliği ön planda bulundurmasına rağmen müthiş işlenmiş bir film.konusu itibariyle dikkat çekici vede güsel bir sona sahip...
Aslında film hakkında birçok şey yazılabilir.Şu linkte yer alan (http://www.beyazperde.com/sinekritik/89) ve Burak Hatipoğlu’nun film hakkındaki yorumuna katılmamak mümkün değil.Film aslında birçok şeyi sorguluyor.Mesela evliliği...Ama her nedense ortalığa birkaç 'zehirli tohum' atıp cevap vermeden öylecene bırakıyor sorguyu.Lafı çok gevelemeden en iyisi film hakkında düşündüğüm ve hepsi birkaç kelimeden ibaret olan yorumumu yazıp da bitireyim: 'Abartılı reklam, iyi yönetmen, iyi oyuncu, birkaç iyi oyuncu daha, kötü senaryo, ve çok kötü bir film.' Açıkçası bu filmin neresi bir başyapıt ben anlayabilmiş değilim...
türlü başyapıtlara imza atmış bir yönetmen ve hollywood’un süper yıldızlarından nicole kidman ve tom cruise...sakın aldanmayın ve filmden anladıklarını sanan insanların yorumunu önemsemeyin,sadece filmi izleyin...tahmin ediyorum ki yarım saat içinde dayanamyıp kalkacaksınız(tabi ilerleyen dakikalarda daha güzel çıplak bayanlar görme ümidinde değilseniz)yani başağrısı bir film,sırf izlemiş olmak için izlediğim nadir filmlerden...sonuna kadar ha gayret diye kendimi avutuyordum(bu kadar insan herhalde böyle boş birşeye 7,9 gibi yüksek bir puan vermezdi)olmadı işte saçma sapan bir filmdi.izlediğim zamana yanıyorum 3/10(o da yönetmen ve iki yıldıza birer puan verdim yani film gözümde 0...)
Karanlık piyano notalarıyla akıllara kazınan bir film Eyes Wide Shut, film boyunca süren rahatsızlık verici atmosfer film sonunda yok oluyor. Kubrick usta sanatinin zirvesindeyken cekti bu filmi lakin bir bas yapit olmamis, bir clockwork orange tadi asla vermiyor. Nicole Kidman'in film boyunca yerli yersiz vücudunu sergilemesi kimi kadin kitlesini depresyona sürüklemistir, hic gerek yoktu buna bence. Duygusal ve cinsel anlamda kadin-erkek iliskisinin dogasina bir yolculuk yapilmaya calisilmis lakin ortaya konulan kari koca diyaloglari adami hasta ediyor ve rahatsiz edici...
tinsel orji sahnesi (ki kubrick'in çekmiş olduğu en muazzam sahnelerden biridir) haricinde yer yer sıkan, ağır aksak temposuyla bazen sinir eden bir film olsa da yönetmenine, başrollerine, müziklerine ve imajlarına duyduğum saygı nedeniyle 10 üzerinden 7 alır benden. daha yüksek puan vermem diğer filmlere biraz haksızlık olur.
film bence çok güzel ve olağanüstü olmuş çoğu kişinin beğenmiyeceği bir film onu söylemekte yarar var,çünkü farklı. film bittiğinde ne olduk oluyoruz ama bütün film de sonla değerlendirilmez.filmin her sahnesi acaba ne olucakla geçiyo sürükleyici.
stanley kubirc'ten tek kelimeyle müthiş bi film.ne olacağını tahmin edemiyorsunuz,güzel bir biçimde irdelerken kadın_erkek ilişkilerini sizi çekmeyi başarıyor içine.ve filmdeki son tom cruise-nicola kidman repliği süper..
Çok güzel bir eşe sahipsiniz.Aldatmayı düşünür müsünüz'Ya da soruyu farklı bir şekilde soralım.Biyolojik düzeyde gerçekleşen cinsel dalgalanmalar aldatmanıza bir gerekçe olabilir mi'Ruhunuzu ne idüğü belirsiz bir seks tarikatına teslim eder misiniz? Cinsellik....aşk.....şehvet...Bir an için hayatınızı bu üçgen içerisinde kurgulayın.Eşinizin sizi aldattığını düşünüyorsunuz.Başka bir erkeğe eğilimini sezinlediniz.(ki ortada somut bir durum da yok.Sadece böyle bir karanlık düşünceye gömüldünüz)Bu durumu eşinize açar mısınız'Belki de kuracağınız bu yapıcı diyalog önyargılarınızı kırmanızı sağlayacak.Ama sizin gözünüz dönmüş bir kere.Aldatılmış olmayı düşünmenin verdiği ağır bir eziklik içerisindesiniz.Bu düşünceler silsilesi altında sokağa atıyorsunuz kendinizi.Karşınıza çıkan hayat kadınıyla giriştiğiniz pazarlıktan sonra daha da vahim bir hataya sürükleniyorsunuz.Arkadaşınız size seks tarikatının kapılarını açan şifreyi veriyor.Bu tarikatta gizlilik esas.Yüzlere takılan maskeler de bunun bir uzantısı.Dolayısıyla gerçek bir tarikat üyesi olmadığınız ortaya çıkarsa hayatınız tehlike altında demektir.Siz bütün bu riskleri göze alır mısınız'Kahramanımız alıyor ve yok yere kendisini büyük bir çıkmaza sürüklüyor. Bütün bu olay örgüsü içerisinde zengin hayat=mutlu hayat denkleminin ne kadar gerçeklikten uzak olduğunu görüyoruz.Belki de mutluluğun yolu aşırı doyumsuzluklarımızı dizginlemekten geçiyor.(ölçülü bir dizginleme, kesinlikle bir bedevi yaşantısı değil önerdiğim)Sadece bilinçaltında beliren dalgalanmalar değil insanı şekillendiren.Cinsellik şüphesiz yadsınamaz.Ama tek başına belirleyici değil cinsellik.Bizler sırf bu dürtüyle hareket etseydik hayvanlardan ne farkımız kalırdı'Belki de kapitalist kültürün ortaya çıkardığı bir durum bu.Hep daha fazlasını isteme...Sonra da ağır bir çökkünlük.Aldatmak ne kadının ne de erkeğin hakkı olmalı.Hayatlarımızı aldatma üzerine değil bağlanma üzerine kurgulamalıyız.Çiftler olumsuz bir durumla karşılaştıklarında bunu rahatlıkla birbirlerine açabilmeli ve aldatmaya zemin hazırlanmadan medeni bir tavır sergilenebilmeli. Stanley Kubrick imzalı film ne sorular sordurdu.Gördünüz mü?’Gözümüz tamamen kapanmamış’ henüz...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.