Üniversite birinci sınıf öğrencisi olan Nick ve Jonah bilişim teknolojisinde uzmanlaşmaya çalışmaktadır. Diğer yandan da hackerlık en büyük tutkularıdır. Nick'in kızarkadaşı Hailey, 1 yıllığına başka bir üniversitede okumaya gidecektir. Nick ve Jonah, onu yeni üniversitesine kendileri götürmeye karar verirler. Bunu yaparken de biraz gezme şansları olacaktır. İki kafadarın peşinde olan ve Göçmen lakabını kullanan bir hacker vardır. Ve yolculuk sırasında da onları rahat bırakmamakta kararlıdır. Nick ve Jonah, Göçmen'in yerini nihayet tespit eder. İkili, onu görmek için adeta yanıp tutuşmaktadır. Sonunda Göçmen ile çölde yüzleştiklerindeyse sonuç korkutucu olur. Nick, Jonah ve Hailey, uyandıklarında kendilerini bir tür hapishanede bulurlar. Buraya nasıl geldiklerini ya da neden tutsak olduklarını anlamaya çalışırlarken aslında çok daha büyük bir tablonun parçası olduklarını fark ederler.
Beyazperde Eleştirisi
2,5
Geçer
Sinyal
Heyecan verici denebilir...
Yazar: Hilal Çetinder
Garip bir bilimkurgu ve biraz da gerilim arıyorsanız, William Eubank’ın ikinci uzun metraj filmi (ilki ‘Love’ – 2011) ‘The Signal/Sinyal’ ilginizi çekebilir. Vazgeçilmezlerden biridir hayal kurmak; bugünü anlamak, geleceği anlamlandırmak için hemen her fırsatta düşlemek, bir anlamda algı ayarlarıyla oynamak. Algılama kalıplarının dışına çıkan bilimkurgu, diğer türlerin yapamadığı başka bir boyuta kapı aralıyor. Gerçekliğin sınırlarını genişletip, gerçeklikten gelenlerin de etkisiyle algılama biçimlerini esnetiyor, bilerek ve isteyerek, sıradan algılamanın dışına çıkmak isteyenlere ‘tuhaf’ bir pencere açıyor. Bazen açık, bazen gizli kodlarla sorgulatmaya devam ediyor. Kimine göre kaçış, kimine göre terapi, kimine göreyse gerçeğin ta kendisi... Bulanık, kafa karıştıran ya da zihin açan bilimkurguların, sadece bu nedenlerle bile ‘muhteşem’ olarak adlandırılması boşuna değil.Bağımsız bilimku
The Signal (Sinyal) biraz ondan biraz bundan alınmış, iyi vakit geçirten fakat sonu biraz havada kaldığı için unutulacak, değişik bir gerilim-bilimkurgu filmi. Film oldukça sade, normal bir havada başlıyor. Ama bu bir gerilim filmi, o yüzden bir yerden sonra işlerin ters yüz olması lazım. Ve öyle de oluyor, seyirciyi merak edilecek bir atmosfere sokuyor film.
Konusu da şöyle: Nic (Brenton Thwaites) ve Jonah (Beau Knapp) iki ...
Devamını oku
Filmin çekimleri 2013 yılının Mayıs ayında başladı. Çekim mekanlarıysa New Mexico, Albuquerque, Los Lunas, Taos ve Rio Grande Gorge köprüsünde yapıldı.
Detaylar
Laurence Fishburne, ekibe 9 Mayıs 2013 tarihinde katıldı.
Detaylar
18-19 Haziran günleri Grande Gorge Bridge'deki çekimlere ayrıldı.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.