Kapan eleştirileri

Sıkı bir gerilim filmi izlemeye ne dersiniz?
Kapan filmini yazan ve yöneten Peele, köleliğe dair endişelere farklı, belki olası ve yenilikçi bir unsur katmış. Her ne kadar finale yakın sahneler biraz geçiştirilmiş olmasına rağmen keyifle izlenen bir yapım ortaya koymayı başarmış.

son saniyesine kadar sürprizlere açık iyi bir film fakat iki eli bağlı olduğu halde koltuktan söktüğü pamukları kulağına nasıl soktu onu merak ediyorum herşeye rağmen 8/10

Filmin konusu bana Hostel serisini ve iskelet anahtar filmini hatırlattı. Ama bu film ikisinden de daha iyi, altı dolu bir film. Keyifli vakit geçirmek isteyenlere tavsiye ederim.

Yönetmen zamanında ırkçı yaklaşımlardan çok çekmiş olmalıkı...lanet olası beyaZlardan intikam almış....ama işleyiş olarak yinede iZlenir bir yapım..

Sürükleyicilik ve gerilim dozu konusunda kesinlikle şüpheye yer yok fakat sanki o klasik "olacakmış ama tam olamamış" filmlerden biri gibi aynı zamanda. Tercih edilebilecek güzel bir çerezlik, türe yeni bir soluk da getirmeyi başarmış belli ölçülerde. Ancak bana kalırsa son dönemlerdeki örneğin bir "It Follows" etkisi yapmayı da başaramıyor.

TEK KELİME İLE BAŞYAPIT

Sinema tarihi boyunca ırkçılık konusunu işleyen sayamayacağımız kadar film çekilmiştir. Çekilen filmlerin çoğu biyografi, dram, tarih gibi kategorilerde değerlendirilebilir. Ancak ırkçılığı merkezine alan bir gerilim/korku filmi aşina olduğumuz bir durum değil. Dolayısıyla "Kapan" filmini öne çıkaran nokta da söz konusu özelliği oluyor.

Filmin konusunu kısaca ele alıp öyle devam edelim. Siyahi bir genç olan Chris, fotoğrafçılıkla uğraşan kendi halinde birisi. Bir hafta sonu sevgilisi Rose'un ailesi ile tanışmak için birlikte yola çıkarlar. Chris'in aklında Rose'un ailesinin kendisinin siyah olmasıyla ilgili ne düşünecekleri noktasında soru işaretleri vardır. Tanışma konusunda ne kadar isteksiz olsa da Rose'un telkinleriyle kafasındaki kötü düşünceleri atar. Ailenin şehir dışındaki evlerine vardıklarında Chris'in ilk dikkatini çeken şey tıpkı kölelik yıllarında olduğu gibi beyaz ailenin emri altında çalışan siyahi hizmetçiler olur. Bu hizmetçilerin tuhaflıkları Chris'in endişesini ikiye katlar. Chris, Rose'un tuhaf ailesine biraz olsun alışmaya başlarken kendisini hiç hesaplamadığı geleneksel bir toplantının içinde buluverir. Bu noktadan sonra içindeki endişeleri haklı çıkartacak kanıtlara ulaşsa da artık çok geç kaldığını fark eder. Çok usta bir şekilde tuzağa çekilmiştir ve artık kapana kısılmıştır. Artık kıstırıldığı kapandan kurtulmak için mücadele etmeye başlar...

Irkçılık problemini elbette dram türüyle aktarmak, anlatmak mümkün ve bu en olası yollardan biri olabilir fakat Get Out, bu çizgiyi aşarak, ırkçılığı gerilim-gizem temasıyla birlikte anlatıyor. Filmde de adı geçen Obama‘nın burada kendi ülkesindeki sinema üzerindeki etkisinden bahsetmek gerek. 8 yıllık yönetimi boyunca artmış ve cesaretlendirilmiş bir Afro Amerikan sinema akımı var. Filmlerin başarılı yada başarısız olması değil, olabiliyor olması temel konu. 12 Years a Slave, Moonlight, Fruitvale Station, Creed, Fences, Birth of a Nation ve Selma gibi adından söz ettirmiş filmler örnek gösterilebilir.

Irkçılık çok küçük şeylerin, sözlerin altında saklanabilir veya Get Out filminde olduğu gibi yaptırımları / sonuçları çok daha farklı şekillerde de olabilir.
Get Out, korku-gizem türünün ötesinde ve iyi yönetilmiş bir film. Direkt ve dolaylı yoldan verdikleriyle daha çok konuşulacak ve izlenecek gibi.

Gerek gizem olsun gerek gerilim olsun gerçekten çok iyidi.

çok farklı, enteresan bir film.. sonuna kadar merakla izletiyor kendisini.. fakat çok fazla durağan ilerliyor keşke daha fazla gerilim katsalarmış..

bu filmi bana babam önermişti ilk başlarda sakin gidiyordu hatta klasik aşk filmi bu diyecektim sonra olan olayları görünce iyiki izlemişim dedim çünkü film gerginliği iyi veriyor oyuncular karakterlere tam oturmuş ve adam aile nin ırkçı olduğunu daha erken farkedip kaçmaya çalışsa daha fazla kanlı sahne çıkar diye düşündüm sonra bir daha düşündüm ve öyle olursa o gerilimi veremiyeceğini fark ettim sanki orda adamı değilde beni kaçırmışlar gibi hissettim bir anda başladı ve sindire sindire ilerledi sonunu güzel bağlamışlar sadece aileden kurtulma sahneleri biraz fazla hızlı olmuş gibiydi bir on dakka daha uzatıp beş dakkası aileyi dağıtması diğer beş dakkasıda adamın sonra ne yaptığıyla alakalı olabilirdi

Oyuncu kadrosunda çok tanidik yüzlerin bulunmadığı filmi ilk izlemeye başladığınız anda İlk dikkatinizi çeken vasat bir başlangıç yapmış olması. Fragmanını izleyip merak uyandıran bir yapısı olduğuna inandığımı filmi izlemeye koyulduğum anda ilk dikkatimi çeken filmin ağır ve nispeten hareketsiz geçen yapısı oldu. Ki bu yapida ilerleyen film sonuna kadar bunu korududa zaten. Oyunculuklardan fazla bir beklenti içine girmeden izlediğim film genel olarak beni hikayesiyle kendine çekmişti. Ve zaten sonuna geldiginizda de en etkileyici kismininda konusu olduğu ortaya çıkmıştı. Ama sizi şaşırtması muhtemel sona doğru yaklaştıkca verdiği ip uçları ve açıklar ile o sürprizi de bir yerde baltaliyor ve herşeyi kavramanızı sağlıyor.
Genç sevgililer Chris (Danirl Kaluuya) ve Rose (Allison Williams), Rose'un ailesi ile tanişmak için yola cıkacaktır yalnız Chris'i rahatsiz eden bir durum vardır. Chris siyahi bir genctir ve Rose'un ailesi ile nasik bir ilişkisi olacağına süphe ile yaklaşmaktadır. Ve yola koyulduklarinda da ilginçlikler başlamiştir. Rose'un evine vardiklari daha ilk dakikada birşeylerin ters gitmeye basladiginin sinyallerini alan Chris birşeylerden süphelenmeye başlamıştır. Rose'un psikiyatrist annesi ve Beyin Cerrahı babasının yaninda garip tavirlar sergileyen kardesi ile tanişan Chris evin hizmetcileri olan siyahi diğer insanlarinda garip davranişları karşısında iyice meraklanmiş bir sekilde olaylarin iç yüzünü araştırmaya başlar ve olaylar gelişir.
Genel anlamda gerilim dozunun hep ortada dolaştığı ve merak dozunu yüksek tutmaya çalışan film sonunda ise bu düzetin altında kalan bir sonla son buluyor. İzlerken çok fazla sıkmayan yapim ama elindeki potansiyelide çok fazla yansitamadiği icin vasat bir şekilde son buluyor. Boş zamaninizda şans verebileceginiz bir yapim olarak Get Out (Kapan) izle unut tarzinda yapisi ile benden 5/2.75 aliyor.

Eğer ki filmin başında ki o şerefsiz çocuk ölmese idi filme 1 puan verecektim. Öldüğünde tamam dedim. ama bu tip ruh değiştirme ve eve gelen birinin evden kaçmalı maceraları olduğu filmleri görmüştüm. Bana hafif klişe geldi.

Onun dışında filmin ırkçılığı işleme şekli ve başlangıçta ki göndermeleri filmi kültleştirmiş olabilir.

Get Out ,Fragmanları çıktığından beri izlemek için dört gözle beklediğim bir filmdi Get Out. Konusu cidden değişik ve güzel duruyordu kabaca anlatmak gerekirse konu şöyle : Chris siyahi bir gençtir . Kız Arkadaşının Ailesiyle Tanışmaya Gider . Ve Burda Siyahi insanlkara olan farklı bir yaklaşımı görür. Ve bu olayın perde arkasını araştırmaya başlar. Öncellikle söylemeliyim ki Gerilim yer yer çok yükseliyordu genelde ses efektleriyle korkutmaya çalışmışlar ve yer yer başarmışlar. Gizem Unsuruda bir o kadar güzel işlenmiş hep devamında ne olacağını merak ediyor ve olanlara şaşırıyorsunuz. Konu kesinlikle güzel ve filmede güzel kurgulanmış. Hafif bir gerçekçi fantastiklik işlemişler filmde bu çok yerinde ve güzel olmuş diyebilirim. Senaryoda boşluklar tabiki var ama senaryodaki ince mesajlar bu açıkları kapatabiliyor. Tahmin edilebilir sahneler kimi zaman boy gösteriyor ama açıkçası bunlar beni rahatsız etmedi. spoiler: Gömülü Dünya fikri çok hoşuma gitti diyebilirim filmin gerilim noktalarından olmuş. Tek beğenmediğim noktalardan birisi sanırım finaliydi. Chrisin Herkesi öldürmesi klasik bir son olmuş açıkçası böyle senaryoda boşluklarıda olan bir filmden açık kapılı bir son beklerdim. En beğendiğim nokta kesinlikle siyahilerin beyinlerini alan tarikattı. Bu tarikatın aileden aileye geçmesi ve güzel bir kurguyla işlerini sürdürmesi çok zekice düşünülmüş hamleler senaryodaki. Oyunculuklar kesinlikle iyiydi diyebilirim .
Kısacası Zevkli ve Kaliteli bir yapım olmuş. Sıradan Siyahi filmlerinin ötesinde farklı bir konseptle karşımıza çıkıyor Get Out türünün hakkını veren kaliteli bir yapım. 8/10

Get Out, başarılı komedi oyuncusu Jordan Peele'ın yazıp yönettiği bir korku filmi. Normalde böyle bir filmin felaketle sonuçlanması gerekirken şaşırtıcı bir derecede Peele, son zamanların en iyi korku filmlerinden birisine imza atmayı başarmış.

Film, Rose'un zenci sevgilisi Chris'i haftasonu için ailesinin yanına götürmesiyle başlıyor. Chris, etraftaki herkes beyaz olduğu için kendisini pek rahat hissetmezken ortamdaki dostane havadan dolayı Rose'un ailesine yavaş yavaş ısınmaya başlar. Fakat birdenbire Chris, bu aileyle ilgili garip şeylerin olduğunu farkeder ve perde arkasında nelerin döndüğünü anlamaya çalışır.

Normalde korku filmlerinden pek haz etmem ama Get Out, benim için oldukça başarılı bir işti. Gerektiği zaman komikti, aynı zamanda gizemli atmosferi çok başarılıydı. Ve ortaya atılan fikirler de çok yaratıcıydı.

Aynı zamanda oyunculuklar da çok başarılıydı. Bir İngiliz olan Daniel Kaluuya, bu filmde çok iyiydi ve özellikle de Amerikan aksanı çok başarılıydı. Girls dizisinden tanıyacağınız Allison Williams, ilk sinema filmi olmasına rağmen iyi bir performans sergilemiş. Ayrıca Catherine Keener, Bradley Whitford ve Betty Gabriel de oldukça ürperticiydi. Benim için filmdeki her sahneyi çalmayı başaran kişi, LilRel Howery'di. Gerçek hayatta da bir komedyen olan Howery, filme daha samimi bir hava getirmiş ve ortaya çıkan sonucu daha da eğlenceli yapmış.

Bunun dışında dediğim gibi, Jordan Peele'ın yönetmeliği ve senaryosu çok başarılıydı. Peele, ortaya ilginç bir gizem koymuş ve bunu oldukça ilgi çekici bir şekilde açığa çıkarmış.

Get Out'la ilgili sadece birkaç ufak sorunum var. Film, tam olarak aklınızda kalan bütün soruları cevaplayamıyor ve sonunu bir devam filmi için yarım bırakmış izlenimi veriyor. Ayrıca senaryoda da birkaç boşluk vardı.

Uzun lafın kısası, eğer korku filmlerini seviyorsanız Get Out'u izlemelisiniz. Oldukça sürükleyici ve aynı zamanda da komik bir film. Oyunculukları başarılı ve senaryosu yaratıcıydı aynı zamanda. Mükemmel değil ama kesinlikle göz atmaya değecek bir iş.

FİLMİN İYİ YANLARI:

+ Performanslar.

+ Filmin finali.

+ LilRel Howery'nin filme getirdiği komik hava.

+ Senaryonun parmak bastığı ilginç noktalar.

FİLMİN KÖTÜ YANLARI:

- Bazı cevaplanmamış sorular.

- Senaryodaki birkaç boşluk.

- Bazı sahnelerde nelerin olacağını tahmin edebiliyorsunuz.

TOPLAM PUAN: 7.5/10

Kesinlikle güzel... değişik bi gizem ve gerilimi var. Ama bir iki hatayı spoiler verip dile getirmek istiyorum. spoiler:
birincisi flaş çakınca hipnoz etkisini yitiriyorsa neden ilk uyanan adam beyazlara değilde crise saldırdı ve defol dedi. Orda crisi uyarabilirdi. İkincisi bu insanlar hipnozun etkisiyle başka bi insana dönüşmüyor ki beyin nakliyle dönüşüyor dolayısıyla bu durumda flaş çakması bi işe yaramamalıydı. Üçüncüsü salak rozie flaşın çaktığını gördüğü halde silahı neden büyükbabasına verdi. spoiler:
Velhasıl bi sürü mantık hatasına rağmen sonuna kadar izlenebilir güzel bi film.

Film Gerilim-Korku türünde bir yapım. Konusu gerçekten iyiydi. Siyahi insanları hipnoz ederek kendine bağlayan bir aileden sevgilisi olan Chris'in bu aileden bir süre sonra kurtulmaya çalışmasını anlatıyor. Irkçılık göndermeleri olan bir filmdi. Oyunculuk olarak başroldeki siyahi oyuncu takdire değer oynamış gerçekten, diğerleri de iyiydi. Filmde saçma olarak gördüğüm bir yer vardı. Chris'in elleri bağlıyken koltuktan yolduğu pamukları hipnozun etkisinden kurtulmak için nasıl kulağını soktuğunu anlamadım, orası es geçilmiş büyük ihtimalle. Son sahnelerin çok hızlı gerçekleştiğini düşünüyorum. Gerilim bazı yerlerde iyi kullanılmış, bazı yerlerde olmadığını düşünüyorum. Daha iyi bir müzikle, daha geren bir film olabilirdi ve daha çok yakışırdı bu filme. Görüntü yönetmenliği de olağandı, mükemmel manzaralar, çekimler görmedim. Kurgusu çok iyi değildi bence, filmden bazı yerlerde kopabiliyorsun.
Filmde siyahi oyuncuların hizmetçi, bahçıvan ve hipnoz edilerek köle yapılmaları, siyahilerin şu an bile bunlara maruz kaldığını anlatmış yönetmen. Gerçekçilik, birkaç abartı sahne dışında iyiydi.
Film, beyaz ailenin siyahileri hipnoz ederek nasıl kendilerine bağladıklarını anlatmış.
Filme verdiğim puan= 7,7