2000'lerin başında itibaren birçok diziye senarist ve yönetmen olarak imza atan Tayfun Güneyer'in son projesi Fandom, 4 Kasım'da Bein Connect'te başlıyor. Başrollerini Şahin Irmak, Tuğçe Altuğ ve Eren Vurdem'in paylaştığı Fandom, televizyon ve dizi sektörüne eleştirel bir bakış atan, bir kara mizah örneği aslında ve hikayesinin çatısını da Stephen King'in ünlü hikayesi Misery üzerinde kuruyor.
Kelime anlamı hayranlar topluluğu olan "fandom", sosyal medyanın hayatımıza dahil olmasıyla birlikte görünür, hatta zaman zaman kanalların, yapım şirketlerinin kararlarını etkilemeye muktedir. Popüler dizilerin yayın günlerinde Twitter'da trending topic olmalarının arkasında, çoğu zaman bu hayran grupları var. Hayranların fanatizme varan isteklerinin arasında senaryo değişimleri bile yer alıyor ve zaman zaman bu istekler karşılanıyor bile. Aslına bakarsanız dizinin bir konuyu ıskaladığını düşünüyorum, zira bu proje bir interaktif bir şekilde hayata geçirilse (daha önce örneğini Netflix dizileri Black Mirror / Bandersnacth ve Unbreakable Kimmy Schmidt'te gördüğümüz gibi) ve hikayenin ilerleyişi izleyiciye bırakılsa, hikaye harika bir şekilde amaca hizmet edermiş.
Dizinin konusuna gelecek olursak; Türkiye'nin önde gelen senaristlerinden biri olan Can Aslan'ın (Şahin Irmak) katıldığı bir yemek programında, 9 sezondur süren ve 1890 bölüme ulaşan dizisi İhanet Rüzgarı'nı artık bitirmek istediğini ve final yapacağını duyurması üzerine, dizinin hayranlarından Ferda önce sosyal medya üzerinden tehdit mesajları gönderiyor, ardından ustaca bir planla Can'ı kendi evinde esir alıyor ve dizinin yeni bölümlerini kendisi yazmaya başlıyor.
İlk iki bölümünü izleme şansını bulduğum Fandom'un hikayesi başta da dediğim gibi bizde Ölüm Kitabı olarak bilinen Stephen King'in filme de uyarlanmış hikayesi Misery'nin kara mizah sosuna bulanmış, teknoloji destekli versiyonu. Bu açıdan bilindik bir hikaye anlatsa da, izlemesi keyifli. Oldukça takıntılı bir karakter olan Ferda'nın hamleleri ve Can'ın kendini kurtarma çabaları ilk iki bölüm özelinde tahmin edilebilir hamleler olsa da, açıkçası gelecek bölümleri merak ediyorum. Zira ilk iki bölüm itibarıyla henüz bir diğer başrol olan Eren Vurdem'in karakteri ile tanışmadık. Bakalım onun da hikayeye dahil olmasıyla birlikte, bu esaret hikayesi nasıl şekillenecek?
Biraz da oyuncu perfomanslarından bahsetmek istiyorum, zira oyunculuklar biraz yüksek. Yer yer bir tiyatro sahnesinde oynuyorlar hissi yaratan oyunculuklar yine de çok rahatsız etmiyor, zira hikaye de rahatlıkla bir tiyatro sahnesinde oynanabilecek bir hikaye. Bu açıdan amaca hizmet ediyor da diyebiliriz.
Fandom ilk üç bölümüyle 4 Kasım Perşembe Bein Connect'te yer alacak. Diğer bölümler ise her perşembe günü yayınlanmaya devam edecek.
