Beyazperde
Hesabım
Ortalama puan
3,9
648 Puanlama
5
18 Eleştiri
4
68 Eleştiri
3
23 Eleştiri
2
34 Eleştiri
1
6 Eleştiri
0
2 Eleştiri
Sırala
Filtrele:
Hepsi
Büyümüşsün çocuk....
Bu nasıl bi filmdi yaa gözyaşlarıma hakim olamadım adamın tek kelime etmeden hanna 'ya duyduğu aşk ve özlemi taa derinden hissettirdiği bi film
spoiler:
Bi çok insan mıchael'ın mahkemede neden sessiz kaldığını anlayamamış hanna'nın okuma yazma bilmediğini söylemesi gerektiğini savunmuşlar oysa orda susmasının asıl sebebi hanna yazmamış olsa bile o suça ortaktı ve mıchael bunu affedemezdi. Bunu kaldıramazdı. Hanna'nın intiharını da gereksiz bulanlar olmuş oysa hanna tahliyesinden bir hafta önce mıchael'la konuştuğunda anlamıştı o soğukluğun asla bitmeyeceğini ve onu asla affetmeyeceğini. Yapması gereken tek şeyi yaptı ve intihar etti.
Film beni o kadar etkiledi ki özellikle bazı sahneler ve duygular içime kadar işledi. Mesela mahkemede okuma yazmasının olmadığını anladığı an. Sonra hüküm verildiğinde genç mıchael'ın döktüğü gözyaşları. Sonra kasetleri doldurup ona yıllarca kitap okuması. Hanna'nın sırf ona mektup yazabilmek için okuma yazma öğrenmesi. Ondan cevap alamayınca yaşadığı yıkılış... Ve daha sayabileceğim bir çok duygu... Finali beğenmemişler aksine tamda olması gerektiği gibi bitti. Herşey yerli yerindeydi sadece affedemediğim şey onlarca mektuba rağmen tek bir cevap yazmaması bu bana çok ağır geldi.
spoiler:
Uzun zaman oldu bir filmden bu kadar etkilenmeyeli genç mıchael beni çok etkiledi herkes kate'in oyunculuğunu beğenmiş oysa bize tüm duyguları yansıtan mıchael'dı tüm acısını en derinden hissettiren oydu. Kate'in iç dünyasına ve duygularına biraz daha yoğunlaşılmasını isterdim ama bu haliyle de çok güzel bir tat bıraktı kesinlikle tavsiye edilir.
Bu nasıl bi filmdi yaa gözyaşlarıma hakim olamadım adamın tek kelime etmeden hanna 'ya duyduğu aşk ve özlemi taa derinden hissettirdiği bi film
spoiler:
Bi çok insan mıchael'ın mahkemede neden sessiz kaldığını anlayamamış hanna'nın okuma yazma bilmediğini söylemesi gerektiğini savunmuşlar oysa orda susmasının asıl sebebi hanna yazmamış olsa bile o suça ortaktı ve mıchael bunu affedemezdi. Bunu kaldıramazdı. Hanna'nın intiharını da gereksiz bulanlar olmuş oysa hanna tahliyesinden bir hafta önce mıchael'la konuştuğunda anlamıştı o soğukluğun asla bitmeyeceğini ve onu asla affetmeyeceğini. Yapması gereken tek şeyi yaptı ve intihar etti.
Film beni o kadar etkiledi ki özellikle bazı sahneler ve duygular içime kadar işledi. Mesela mahkemede okuma yazmasının olmadığını anladığı an. Sonra hüküm verildiğinde genç mıchael'ın döktüğü gözyaşları. Sonra kasetleri doldurup ona yıllarca kitap okuması. Hanna'nın sırf ona mektup yazabilmek için okuma yazma öğrenmesi. Ondan cevap alamayınca yaşadığı yıkılış... Ve daha sayabileceğim bir çok duygu... Finali beğenmemişler aksine tamda olması gerektiği gibi bitti. Herşey yerli yerindeydi sadece affedemediğim şey onlarca mektuba rağmen tek bir cevap yazmaması bu bana çok ağır geldi.
spoiler:
Uzun zaman oldu bir filmden bu kadar etkilenmeyeli genç mıchael beni çok etkiledi herkes kate'in oyunculuğunu beğenmiş oysa bize tüm duyguları yansıtan mıchael'dı tüm acısını en derinden hissettiren oydu. Kate'in iç dünyasına ve duygularına biraz daha yoğunlaşılmasını isterdim ama bu haliyle de çok güzel bir tat bıraktı kesinlikle tavsiye edilir.
Öncelikle şunu belirteyim Hollywood komple Yahudilerin elinde olduğu için Tüm imkanlarıyla Yahudileri acındırıyorlar ama Hitler'in onlara yaptığınının 100 katını şimdi kendileri yapıyorlar Filme gelirsek beyendim güzeldi
spoiler:
filmin sonuna kadar avukatın kız okuma yazma bilmiyor masumdur diye kurtarmasını bekledim
filmin sonuna kadar avukatın kız okuma yazma bilmiyor masumdur diye kurtarmasını bekledim
Başta etkileyiciydi ortası sarıyordu sonu çok kötüydü i dont like michael bu kadar yani 2 saatiniz varsa izleyebilirsiniz hımmm taa yani , ne diyim ki? sıkıcıydı genel olarak bu kadar başka film izleyin
-enes güneş
-enes güneş
Öncelikle şöyle başlayalım filmin başlarında cinsellik epey fazla bu durum beni rahatsız etmiyor fakat rahatsız olanlar olabilir.
Filmin akışı tam anlamıyla muazzam, o kadar ince detaylar var ki bunları hem unutmuyoruz hem de o detaylar farklı bir sahnede karşımıza geliyor.
Ben her zaman dram filmlerini diğer film türlerinden daha çok severim, bu film de benim için çok ayrı yeri olan bir yapım gerçekten de dramı farklı bir dille farklı bir konuyla anlatmışlar. Basit bir aşk filmi gibi gelebilir izlemeyenler için fakat öyle değil filmde aşk,dram,romantik,hüzün, vb. birçoğu var.
Hanna karakteri (Kate Winslet) benim en sevdiğim kadın aktör olması yanında bu filmde gerçekten de oscarı sonuna kadar hak etmiş. Filmi akışı da üst düzey planlanmış ve uygulanmış, filmi izlerken asla sıkılmayacağınıza emin olabilirsiniz ve gelelim filmin sonuna, filmin sonu olabileceğinin en iyisi olmuş derler ya heh işte tam olarak öyle ne eksik ne abartılı gerçekten olabileceğinin en iyisi.
Hiç düşünmeden bu filmi izleyin derim...
Filmin akışı tam anlamıyla muazzam, o kadar ince detaylar var ki bunları hem unutmuyoruz hem de o detaylar farklı bir sahnede karşımıza geliyor.
Ben her zaman dram filmlerini diğer film türlerinden daha çok severim, bu film de benim için çok ayrı yeri olan bir yapım gerçekten de dramı farklı bir dille farklı bir konuyla anlatmışlar. Basit bir aşk filmi gibi gelebilir izlemeyenler için fakat öyle değil filmde aşk,dram,romantik,hüzün, vb. birçoğu var.
Hanna karakteri (Kate Winslet) benim en sevdiğim kadın aktör olması yanında bu filmde gerçekten de oscarı sonuna kadar hak etmiş. Filmi akışı da üst düzey planlanmış ve uygulanmış, filmi izlerken asla sıkılmayacağınıza emin olabilirsiniz ve gelelim filmin sonuna, filmin sonu olabileceğinin en iyisi olmuş derler ya heh işte tam olarak öyle ne eksik ne abartılı gerçekten olabileceğinin en iyisi.
Hiç düşünmeden bu filmi izleyin derim...
Filmin konusu gerçek mi bilmiyorum ama filmdeki duygusuzluğu, romantizmin olmayışını ve abartılı cinsellik ve çıplaklığı hepsini geçtim biraz enteresan bir hikaye. Çünkü bir insanın okuma yazma bilmemesine rağmen önce tramvayda biletçi olarak çalışması, ardından başarılarından dolayı ofise geçmesi, gene okuma-yazma bilmemesinden dolayı sırf bunun ortaya çıkmaması için nazi dönemindeki işlediği suçu üstlenmesi bana tuhaf geldi.
"Beşinci Kol Faaliyetleri"ne hizmet ettiği apaçık belli olan bir film. Pedofili içerikli sayılabilecek ciddi manada kötü sahneleri var.
Daha yeni reşit olmuş bir çocuğu büyüklerin dahi oynarken utanması gereken sahnelerde hem de kendinden iki kat daha yaşlı olan biriyle oynatması tek cürmü olsaydı bile yeter de artardı. Olacak şey değil. Bir şeyler anlatırken içine illa müstehcenlik mi katmak gerekiyor? Bu aslında yeteneksizliğin açık bir itirafı değil de nedir? Yeteneği olan böyle şeyler olmadan da film ve diziler çekip başarılı olabilir. Yetenekliyse bunu yapsa ya.
Bir de eklemeliyim ki yapacağı tahribattan sıyrılmak günümüz insanı için oldukça zor. Ancak bir Hızır Çeşmesi bulup oradan âb-ı hayat suyunu yudumlarsa yeniden dirilmek mümkün olur. Amma günümüzde Hızır Çeşmesinin Zehir Çeşmesi diye yutturulup üstüne bir de "zift"in "SU" diye içirildiği bir dönemde Hızır Çeşmesini bulabilmek oldukça zor maalesef.
Sanat maskesi altında hiç durmadan çekilen ve şehevanî duyguları tasvir eden bu filmler, AHLAKIN GÜNÜMÜZDE NE DERECE SÜKÛT ETTİĞİNİ AÇIK BİR ŞEKİLDE GÖSTERMEKTEDİR. "Edeb bir tâc imiş nûr-ı Hûdâ’dan/ Giy o tâcı emîn ol her belâdan." der şair. Tavsiyem EDEB TÂCInı giyip BU TÜRLÜ BELALARdan uzak durmanızdır.
Kadın/erkek fitnesi, pek çok geçmiş milletlerin çöküşüne sebep olmuştur. Evet, geçmişte yaşamış pekçok topluluk ve milletler kadın/erkek fitnesi yüzünden mahv u perişan olmuştur. Roma ve Bizans şehvet ve şehevanî duygular altında kalarak ezildi. O güzelim Endülüs de öyle..
Ayrıca okumakla olan alakasının öyle aşırı fazla olmamasına karşın "Reader" gibi çok güzel bir anlama sahip kelimenin üstüne çamur bulaştıran bir film.
Daha yeni reşit olmuş bir çocuğu büyüklerin dahi oynarken utanması gereken sahnelerde hem de kendinden iki kat daha yaşlı olan biriyle oynatması tek cürmü olsaydı bile yeter de artardı. Olacak şey değil. Bir şeyler anlatırken içine illa müstehcenlik mi katmak gerekiyor? Bu aslında yeteneksizliğin açık bir itirafı değil de nedir? Yeteneği olan böyle şeyler olmadan da film ve diziler çekip başarılı olabilir. Yetenekliyse bunu yapsa ya.
Bir de eklemeliyim ki yapacağı tahribattan sıyrılmak günümüz insanı için oldukça zor. Ancak bir Hızır Çeşmesi bulup oradan âb-ı hayat suyunu yudumlarsa yeniden dirilmek mümkün olur. Amma günümüzde Hızır Çeşmesinin Zehir Çeşmesi diye yutturulup üstüne bir de "zift"in "SU" diye içirildiği bir dönemde Hızır Çeşmesini bulabilmek oldukça zor maalesef.
Sanat maskesi altında hiç durmadan çekilen ve şehevanî duyguları tasvir eden bu filmler, AHLAKIN GÜNÜMÜZDE NE DERECE SÜKÛT ETTİĞİNİ AÇIK BİR ŞEKİLDE GÖSTERMEKTEDİR. "Edeb bir tâc imiş nûr-ı Hûdâ’dan/ Giy o tâcı emîn ol her belâdan." der şair. Tavsiyem EDEB TÂCInı giyip BU TÜRLÜ BELALARdan uzak durmanızdır.
Kadın/erkek fitnesi, pek çok geçmiş milletlerin çöküşüne sebep olmuştur. Evet, geçmişte yaşamış pekçok topluluk ve milletler kadın/erkek fitnesi yüzünden mahv u perişan olmuştur. Roma ve Bizans şehvet ve şehevanî duygular altında kalarak ezildi. O güzelim Endülüs de öyle..
Ayrıca okumakla olan alakasının öyle aşırı fazla olmamasına karşın "Reader" gibi çok güzel bir anlama sahip kelimenin üstüne çamur bulaştıran bir film.
Filmde bu kadar açıkça cinselliğin ön planda olmasına ne gerek vardı ki?
İyi tamam anladık
kadın okuma
yazma
bilmiyor
ve
bunu
başka
türlü
de
anlata
bilirdi
yazar
ama
illa ki 1
saat cinsel ilişki mi izlemek
zorunda
izleyici?
İyi tamam anladık
kadın okuma
yazma
bilmiyor
ve
bunu
başka
türlü
de
anlata
bilirdi
yazar
ama
illa ki 1
saat cinsel ilişki mi izlemek
zorunda
izleyici?
Okuyucu en etkilendiğim filmlerden biri. İnsanlar nasıl toplulukla hareket ederek başla insanları öldürebilir? sorusuna verdiği yanıt efsane. Vazifenin veya emirlerin sorgulanmamasının yarattığı katliamı en güzel şekilde gözler önüne seriyor. benim açımdan doyumsuz bir film.
Bazı yerlerde insanı çok sıkıyor ama genel olarak güzel ve boş zamanda izlenebilecek bir film. Kate Winslet'in oyunculuğu da etkileyici.
Film sinematografi açısından çok başarılı hikaye, görüntü, müzik ve oyunculuklar gayet başarılı mutlaka görülmesi gereken bir film...
Daha en başında yer alması ve bir süre boyunca böyle tekrar etmesi cinselliğin abartılı ve yer yer estetikten uzak kullanıldığı görüşünü hakim kılmıştı ki buna ben de katılıyorum.Özellikle Hanna'nın Michael'la yakınlaşması tamamen es geçilerek inandırıcılıktan uzak bir şekilde (havlu sahnesi) doğruca ilişkiye geçilmesi,politik yönü olan bir filme göre gerektiği kadar cesur olamayıp suya sabuna dokunmamayı tercih etmesi,gelişme ve sonuç bölümlerinde hissedilen kurgusal boşluklar gibi eksikleri olan bir drama.Ancak güçlü yönetmeni ve oyunculukları filmi belli bir yere taşıyor.İzledikten sonra darmadağın olanların sayısı da hiç az değil.
Filme 5 yıldız 10 numara, ayşegül kesirli hanımın eleştirisine puan dahi yok.
Konu ilgi çekici.oyunculuk güzel denebilir.sadece kate winsletın yaşlılığında kulalnılan makyaj amatörce duruyor.
Kate winslet oyunculuğu üst düzey performansı gayet başarılı izlenilmesi gereken bir film 8 puanı hak ediyor.
kate winslet bıle fılmı kurtaramamıs cok yavas sıradan ve basıt bır fılm uyukladım kendı adıma tavsıye etmıyorum
- En son Beyazperde eleştirileri
- En İyi Filmler
- Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler