Kara Torba Operasyonu
BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
3,5
İyi
Kara Torba Operasyonu

Soderbergh’den Zarif Bir Ajan Hikayesi

Yazar: Onur Kırşavoğlu

En üretken yönetmenlerden biri olan ve farklı türlerle karşımıza çıkmayı seven Steven Soderbergh’in senarist David Koepp ile üçüncü iş birliği olan "Black Bag" (Kara Torba Operasyonu), salonlardaki yerini aldı. Başrollerini Michael Fassbender ve Cate Blanchett’in paylaştığı film, İngiliz istihbaratında görevli evli bir çiftin, içlerinden birinin vatana ihanetle suçlanması üzerine gelişen olayları konu alıyor. Londra ve Zürih’te çekilen film, zarif atmosferi ve zekice kurgusuyla ön plana çıkıyor. Filmde ayrıca Tom Burke, Marisa Abela, Rege-Jean Page, Naomie Harris ve Pierce Brosnan yer alıyor. Soderbergh, farklı mahlaslar kullanarak görüntü yönetmenliği ve kurgu gibi teknik kısımları da kendisi kotarmış. En baştan uyarıyı yapmak lazım; Soderbergh sinemasına aşina değilseniz ve bir ajan filminden yoğun aksiyon bekliyorsanız büyük hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz.

Universal

Film, Ulusal Siber Güvenlik Merkezi'nde görevli ajan George Woodhouse (Fassbender) ve eşi Kathryn St. Jean (Blanchett) etrafında şekilleniyor. George, kurum içinde bir sızıntı olduğuna dair bilgi alır ve şüpheliler arasında eşi Kathryn'in de bulunması, onu sadakat ve görev arasında zorlu bir tercihe zorlar. Soderbergh, bu hikâyeyi klasik bir casusluk anlatısından öteye taşıyarak, evlilik, güven ve ihanet temalarını derinlemesine işliyor. Film, Edward Albee'nin "Kim Korkar Hain Kurttan?" oyununu andıran bir evlilik dramını, Agatha Christie tarzı bir polisiye yapısıyla harmanlıyor. Soderbergh bunu yaparken sade ve etkileyici bir görsel dil oluşturmuş. Bir yandan estetik ve ışık gölge oyunlarıyla etkileyen, öte yandan da sadeliğin güzelliğini yansıtan çerçeveler mevcut. Açılış sahnesindeki uzun ve kesintisiz plan ise bir Scorsese filmi başlıyor hissi uyandırıyor. Film boyunca kullanılan minimalist David Holmes melodileri de bu zarif ama gergin atmosfere müthiş katkı verince her şeyden evvel biçimsel açıdan çok iyi bir yapımın ortaya çıktığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bir de "The Godfather Part II" göndermesi olan ya da benim öyle anmak istediğim önemli bir sahne mevcut.

"Black Bag", sadece bir casusluk hikâyesi değil, aynı zamanda insan ilişkilerindeki güven, sadakat ve ihanet kavramlarını sorgulayan bir yapım. George ve Kathryn'in ilişkisi üzerinden, profesyonel ve kişisel yaşamların nasıl iç içe geçebileceği ve bu durumun getirdiği çatışmalar peliküle yansımış. Film, izleyiciyi sürekli olarak karakterlerin motivasyonlarını ve gerçek niyetlerini sorgulamaya itiyor ve bu da anlatıya felsefi bir derinlik kazandırıyor. Bunu destekleyen, filmi hem başlatıp hem bitiren yemek sahneleri ise oldukça etkileyici. Herkesin yüzleştiği ve ipliğini pazara çıkardığı ilk yemek sahnesi, bütün olayları da başlatıyor ve güven konusunda grubun içine bir tohum atıyor. Bu da herkesin farklı davranmasına, açıklar vermesine ve mantıklı düşünememesine sebep oluyor. Karakterlerin bütün yüklerinden kurtulup tekrar bir araya geldiği son yemek sahnesindeyse artık 90 dakika boyunca aradığımızı buluyor ve yine etkileyici diyaloglarla hikayeyi sonlandırıyoruz. Ustaca yazılmış Koepp senaryosu, temiz kurgu ve atmosfer de izleyicinin oraya gelmesi için gereken bütün konsantrasyonu sağlıyor. ​

Fassbender ve Blanchett, karmaşık karakterlerini başarıyla canlandırarak, izleyiciye derinlikli bir performans sunmuş. Özellikle Fassbender, hikayenin orta noktasında duran ve yön veren kişi olduğundan, bazı bilgileri de tek başına edindiğinden mimik ve jestleriyle bu durumu çok iyi ortaya koymuş ve karakterin gerçekliğini en yüksek noktaya taşımayı başarmış. Performanslar iyi olsa da bu noktada filmin zayıf yönlerinden birini belirtmek gerek. Blanchett ve Fassbender, iyi performans verip bir ajan karakteri olarak kabul görseler de, çift kimyası olarak gereken etkiyi bırakamıyorlar. İkilinin aynı işte çalışan ve birbirini kollayan ajan olarak inandırıcılıkları, tutku dolu bir aşk yaşayan çift bağlamında aynı etkiyi vermiyor ve donuk bir noktada duruyor. Çok daha az done edindiğimiz diğer ilişkiler bu anlamda daha inandırıcı geliyor ve bu açığı biraz olsun kapatıyor. Yeri gelmişken diğer oyunculuk performanslarının çok iyi olduğunu da söyleyelim. Tom Burke ve Marisa Abela başta olmak üzere bütün oyuncular gereğini fazlasıyla yerine getiriyor.

Başta belirttiğim gibi, bir ajan filminden çılgınca entrika, bol aksiyon ve yüksek tempo bekleyenler büyük hayal kırıklığına uğrayabilir. Bu sebeple filmle ilgili beklenti çok önemli. Soderbergh tarzını sevenler, diyalogların ağırlıkta olduğu casus filmlerine ilgi duyanlar, zeki yazılmış senaryo her şeyden önce gelir diyenler salondan keyifle ayrılacaklardır. Soderbergh, kendi sinemasının alameti farikalarından vazgeçmeden, neo-noir casus filmlerine göz kırparak ve zarif bir atmosferle ortaya etkileyici bir yapım çıkarıyor.

Onur KIRŞAVOĞLU

Daha Fazlasını Göster