Öncelikle şunu söylemeliyim: Bu film temelde sadece bir boks filmi değildir. Boks, karakter için bir amaç, görsellik için de bir araçtır. Muhammed Ali ve Mike Tyson gibi efsane boksörler için de filmler çekildi; ancak hiçbiri, Jake LaMotta’nın hayat hikayesinin anlatıldığı Raging Bull kadar sinemada yer bulmadı. Çünkü daha popüler ve efsane olmak, o kişinin filminin daha güzel olacağını kanıtlamaz. O kişinin hayatının çalkantılı olması, filmin daha çok izleyici toplamasını sağlar. Jake LaMotta’nın hayatı da fazlasıyla çalkantılıdır.
Ama bu filmi sevmemizi sağlayan tek durum Jake LaMotta değil; Robert De Niro’nun üstün oyunculuk yeteneğidir. De Niro, Jake LaMotta portresini ve karakter yapısını çok iyi anlatmış; öyle ki, bu oyunculuğu LaMotta’nın kendisi bile takdir etmiştir. Filmdeki tek iyi oyunculuk elbette De Niro’nun değil, Joe Pesci’nin de performansı muazzamdır. Çünkü onun canlandırdığı Joey karakteri, zaman zaman sessiz, zaman zaman ise kontrolsüz biridir. Pesci, bu birbirinden farklı iki duyguyu filmde çok güzel bir biçimde yansıtmıştır.
Ayrıca siyah-beyaz bir yapımda renk paleti olmadan böyle bir sinematografi yakalamak, herkesin yapabileceği bir iş değildir. Film ile ilgili ufak bir not da şudur: Jake LaMotta ile Joey LaMotta’nın beraber boks çalıştığı sahnede, Robert De Niro role kendini o kadar kaptırmıştır ki, Joe Pesci’nin kaburgalarını kırmıştır. Ayrıca De Niro, bu film için doktor kontrolünde 20 kilo almıştır ki, bence bu değişim bir film için yapılmış muazzam bir şeydir.
Ama her şeye rağmen puan kırdığım bir nokta var; o da boks sahnelerinin fazla stilize olması. Boks sahnelerinde gerçekçilik değil, duygusal yoğunluk ve sinematografi yakalanmak istenmiş. Evet, bu güzel bir şey; ama boks sahneleri gereğinden fazla stilize olmuş. Bu sebepten dolayı puan kırdım.
Bu filmi spor veya boks filmi izlemek için izlemedim. İzleme amacım bir erkeğin kendini kaybedişini izlemek ve toksik erkeklik temasını incelemekti. Ama tamamen gerçekçi bir yapım beklemiştim. Boks sahneleri fazla stilize olunca gerçeklikten biraz uzaklaşmış gibi geldi.