Korkunun illa bir seri yapması mı lazım? Dabbe'den örnek vereceğim ama aldı başını gitti…
Alper Mestçi: Dabbe bir seri değil aslında hepsinde farklı bir film çekiyor. Musallat'da da öyleydi benim. O yalnızca bir pazarlama taktiği, onu sevdiysen bunu da seveceksin demek. Yönetmen sineması olmadığı için biz de (Çağan Irmak dışında kim var..) isimler yönetmeni temsil ediyor bence. Doğru bir taktik yani. Biraz da bize özgü bir şey yani bu. Gerçi Paranormal Activity’de biraz öyle. Güvenlik kamerası tamam ama hep değişik hikayeler anlatılıyor. Freddy’nin Kabusu öyle değildi mesela, kahraman hep aynıydı. Dünyada marka yürüyor, bunu en son Hızlı ve Öfkeli’de gördük işte. Bazın filmler de zamanın ruhu. O dönem olmuş bu dönem olmuyor. Mad Max’de de öyle oldu. Poltergeist da olmadı. Seksenler de olmuştu ama şimdi olmadı. Televizyondan korkmuyoruz diyor artık gençler. Televizyonla yapılan ilk korku aslında Poltergeist. Karlanma efektleri vs. Ama gençlere geçmedi yenisi. Bu da bu çağın etkisi.
Peki sizin bir seyirci yaş aralığınız var mı? Gençler mi onlar daha çok nedir?
Alper Mestçi: Evet, yüzde doksan gençler. 15-25 yaş yüzde seksenlerde.