Hesabım
    Sessiz Tepe: Karabasan 3D
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,0
    Yetersiz
    Sessiz Tepe: Karabasan 3D

    Yine olmamış bir devam filmi...

    Yazar: Oktay Ege Kozak

    1990'lı yıllarda PC oyunları oynamış olan okuyucular sinematik "cutscene" kavramı ile de haşır neşir olmuşlardır. Bir zamanlar ünlü olan ama artık fazla tutulmayan aktörlerin yeşil ekran önüne atılıp klişe dolu repliklerle çekilen gerçek görüntülü sahneleri, oyunun bölümleri arasına serpiştirilirdi. Cutscene furyasını en çok abartan "Wing Commander IV" gibi oyunlara harcadığımız zamanın çoğu, oyunun kendisi ile değil, cutsceneleri izlemekle geçerdi.

    Grafik teknolojisinin gelişimiyle cutsceneler artık gerçek oyuncular yerine CGI ile oluşturuluyor. Fakat bizim gibi nostaljik PC oyuncularının "Phantasmagoria" ve "Command and Conquer" gibi gerçek "cutscene" barındıran oyunları unutması zor.

    Silent Hill 2 olarak adlandırabileceğimiz Sessiz Tepe: Karabasan 3D (Silent Hill:Revelation) ise bir bakıma içinde oyun kısmını barındırmayan bir cutscene gösterisi. Amatörce oynanmış, yeşil perde CGI cümbüşü olduğu belli her sahnenin ardından PS3 kontrolünü ele almaya hazırlanıyoruz ama hatırlıyoruz ki evde değil, sinemadayız ve oyun hiç bir zaman başlamayacak. İşte bu noktada bu 94 dakika nasıl geçecek diye saatlere bakmamak mümkün değil.

    Silent Hill 2, Christophe Gans'ın yönettiği, popüler bilgisayar korku oyunundan uyarlanan ilk filmin devamı. Silent Hill isimli kabus kasabadan kurtulan Heather (Michelle Williams'a tıpatıp benzeyen Adelaide Clemens), babası (orta bütçe korku filmlerinin aranılan karizma aktörü Sean Bean) ile kasabadan kasabaya kaçmaktadır. Bir süre sonra Silent Hill'in pek de sakin olmayan sakinleri Heather'ın babasını kaçırır ve Heather kabuslarını süsleyen bu kasabaya dönmek zorunda kalır.

    Silent Hill serisi, oyunlarıyla veya filmleriyle güçlü birer grotesk dizayn gösterisi sunuyorlar, orası kesin. Filmin CGI veya pratik  sanat yönetimi ve yaratık dizaynları gayet yaratıcı. Özellikle kasabayı kontrolü altına almış kötü kalpli kız Alessa'nın koruyucusu olarak tanınan üçgen kafalı yaratık kimin kabusundan çıkmış, işin orasını bilmek istemiyorum.

    Fakat problem senaryo, yönetim ve oyuncularda; ve işte bu noktada bütün filmi kocaman bir cutscene olarak bir kenara atmaktan başka bir çare kalmıyor. Birbiri ardına klişe korku numaraları (kabus içinde kabus numarası ne yazık ki halen eskimedi), türün vazgeçilmez konu teklifleri (yeni eve taşınan ailenin filmin başındaki mutluluğu) ve sadece zıplatma amaçlı olan bir sürü sahte korkutma filmi iyice yavanlığa itiyor.

    Yazar/yönetmen Michael J. Bassett'in görsel bakımdan yetenekli olduğu ortada ve film bu bakımdan sadece karanlık ve gotik ortamlar ve acayip yaratıklar görmekten haz alan korku severleri tatmin edecektir. Fakat biliyoruz ki mesela John Carpenter'ın orjinal Şey (The Thing) filmi de acayip yaratıklarla doluydu, işin içine ustaca elden geçirilmiş bir anlatım da katınca ne kadar başarılı olunuyor ona da görebiliyoruz.

    Twitter: egekozak

    oktayegekozak@hotmail.com

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top