Hesabım
    Katliam
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Katliam

    Katliam

    Yazar: Murat Tolga Şen

    Rock şarkıcısı, çizgiromancı ve yönetmen, nev'i şahsına münhasır insan Rob Zombie'nin yönettiği Halloween serisinin yeniden çevrimlerinin ikincisi bu hafta gösterime girdi. Artık bunun ne kadar da gecikmiş bir vizyon olduğundan bahsetmeyeceğim. Bu yıl gösterilen 70 yerli filmin sadece 6'sının mailiyetini çıkarması ya da kar etmesi ile gişede karşılığını bulamayan yerli film istilasından sebeple, sonbaharda gösterilmesi gereken pek çok filmi ancak izleme olanağına kavuşuyoruz.

    Rob Zombie, başarılı ve sansasyonel bir yönetmen. Elinden gelmeyen iş yok gibi. White Zombie grubu ve solo albümleri ile rock camiasında şöhret ve saygı kazandıktan sonra önce film müziği sonra da film yapma işine el attı ve çektiği House of 1000 Corpses, The Devil's Reject filmleri ile iyice tükenmiş olan türe köklerden kopmadan yeni bir soluk getirdi. 80'ler filmlerinin lezzetini ve dokusunu taşıdığı bu iki filmin türün meraklıları tarafından çok beğenilmesi de Zombie'nin yönetmenlikteki rüştünü ispatlayarak daha büyük projelere geçmesine kapı açtı.

    Her iki filmi de çok sevmiş olmakla birlikte Rob Zombie'nin Halloween'i yeniden çekeceğini duyduğumda çok da sevinmemiştim. Slasher alt türünün baş tacı olan bu seriye asla bulaşılmaması gerektiğini düşünüyordum. Yine de, kültü rezil etmeden çekebilecek tek ismin Rob Zombie olduğundan emindim ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Zombie, John Carpenter'in izinden gidip tıpkısının aynısı bir remake yapmak yerine risk alıp Halloween ve Michael Myers kültüne başka malzemeler eklemeye çalıştı. Gel gör ki, Myers'e asıl gücünü ve korkutuculuğunu veren sebepsiz şiddete getirdiği "özünde iyi insan ama sorunlu bir çocukluk geçirmiş" psikanalitik yaklaşımı yüzünden aslında külte tarif edilemez bir zarar verdi.

    Korku sineması takipçilerinin genel görüşü, Rob Zombie'nin ilk filmle gerçekten başarısız bir yeniden çevrim yaptığıdır. 1981 yılında "Yabancı" adıyla gösterilen Halloween'i sinemada, kanı çekilerek izlemiş biri olarak ben de aynı şeyi düşünüyorum. İlk filmin bıraktığı yerden başlayan (Orijinal serinin devam filmi ilk cinayetin olduğu geceye geri döner.) Katliam'da (Halloween II) yönetmen hatalarından ders alacağına, 2. filmle kırılan kalpleri tekrar onarmaya çalışacağına, inatla aile çözümlemesi yapmaya devam ediyor ve orijinal Halloween filmleri ile kıyaslanmak şöyle dursun, kendi yaptığı başarısız ilk filmi bile mumla aratır bir işe imza atıyor. Hele Michael Myers'in yaptığı katliamların azmettiricisi olarak annesini göstermesi ile 13. Cuma ve Jason Voorhees mirasını da sahiplenmeye kalkması yok mu? Yapımcıların Halloween'i yeniden diriltmesinin sebebinin kolay para kazanmak olduğu çok belli ama Rob Zombie'nin kültü yeniden oluşturarak yıkma çabasının seyirci ve gişede karşılığı yok.

    Rob Zombie'nin yapmaya çalıştığı şey aslında şu: İtalyan Giallo'larından beslenen Amerikan Slasher sinemasının temel kodlarını oluşturan Halloween ve ardından gelen tüm filmler, bariz sağcı mesajlar içerir. Söz dinlemeyen, başına buyruk, sevişgen gençlerin vahşi ölümleri muhafazakâr kafaların hoşuna giden bir durumdur. Bu filmlerle bir tür korkutarak eğitme amaçlandığı bile söylenebilir. Rob Zombie kendi sıra dışılığından beklenecek bir şekilde bu sağcı mesajları temizlemeye, cinayetleri değil caniyi oluşturan açıklamaya gayret ediyor ama bu türde yapılmış binlerce filmden sonra bu, bir insanı iskeletini çıkararak ayakta tutmaya benziyor. Slasher türünün böyle bir devrime ihtiyacı olmadığı gibi, bir "yeniden çevrim" ile olacak şey de değil.

    Katliam, sadece "korku filmi olsun, çamurdan olsun" diyenlerin hoşuna gidebilecek türden, Halloween mirasına ve yönetmeninin adına yakışmayacak kadar önemsiz bir film. Korku filmi meraklıları geçen hafta gösterime giren ve yine bir yeniden çevrim olan Salgın / The Crazies, daha keyifli bir izlence sunuyor.

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top