Hesabım
    Zor Biraderler
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,0
    Yetersiz
    Zor Biraderler

    Klişe, klişe, klişe...

    Yazar: Misafir Koltuğu

    Baştan söylemiş olayım; Zor Biraderler, orijinal adı ile Ride Along, komedi – aksiyon kırması yapımların oldukça klişe bir örneği.

    Bir okulda güvenlik görevlisi olarak çalışan, boş zamanlarında ya sevgilisi ile sevişen ya da kesintisiz olarak aksiyon oyunları oynayan Ben Barber (Kevin Hart) hiç beklemediği bir sürpriz ile karşılaşıyor. Polis akademisine yapmış olduğu başvuru kabul ediliyor, aşık olduğu tek kadın Angela (Tika Sumpter) ile evlenmek için önünde hiçbir engel kalmıyor. En azından biz öyle zannediyoruz. Angela'nın asabi, takıntılı, inatçı ve laftan anlamaz ağabeyi James! Polis memuru olan James (Ice Cube) tek kelime ile Ben'den nefret etmektedir. Ona göre Ben, işe yaramaz, ödlek, pısırık, hayattan istediğini koparamayacak, kısacası kız kardeşi Angela'ya düzgün bir hayat sağlayamayacak basiretsiz bir adamdır! Ben'in kendisini James'e kanıtlamak için tek bir şansı vardır: Özel bir devriyede James ile birlikte görev alıp, kızkardeşi için neler yapabileceğini göstermek.

    Bundan sonrasını tahmin etmek pek zor değil. James, Ben'i yıldırmak için binbir numara çevirir, şapşal adamı aşağılar ve ona polis olamayacağını kanıtlamak için elinden geleni ardına koymaz. Pek tabii filmin -tabiri caiz ise- akabilmesi için bir de yan hikaye eklenir. James'in yıllardır peşinde olduğu, kimsenin yüzünü bile görmediği mafya babası Omar! İkilimiz oradan oraya sürüklenirken, Ben şans eseri kötü adam ile ilgili ipuçları bulur, bir yandan da sızlanmaya devam eder.

    Açık konuşmak icap ederse, tüm sinema tarihinin en mızmız, en ödlek, en mıymıntı karakteri Ben. Başlangıçta yaptığı aptallıklar ve anlamsız espiriler sizi güldürse de, iki saate yakın bir süre boyunca aynı adamı "çekmek" durumunda kalmanız sinirlerinizi yıpratıyor. Buna bir de Ice Cube'un dayanılması güç oyunculuğu eklenince, seyirci olarak sizlere acı dolu bir devriye macerası kalıyor. Filmin belki de yarısından fazlası ikilinin çekişmeleri, anlamsız espiriler ve hatta zencileri aşağılayacak klişelere sahne olay örgüleri ile dolu. Karikatürize tiplemeler, ağır ilerleyen ve ancak son yarım saatte toparlanan hikaye (Laurence Fishburne sağolsun), klişe, klişe ve klişe.

    Peki, hiç mi iyi yanı yok derseniz, Zor Biraderler çok mutsuz olduğunuz bir günde yüzünüze küçük bir tebessüm kondurabilir. İrili ufaklı nice prodüksiyonun sinema sanatına çağ atlatabildiği günümüzde, bundan neredeyse 30 yıl önceki formüllerle, hem de neredeyse hiçbir şey katmadan önünüze sunulan yavan bir yemek Zor Biraderler. 

    Burçin Aygün

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top