Ortalama puan
4,2
278 Puanlama
Gözlerindeki Sır hakkında görüşlerin ?
4,5
11 Mayıs 2010 tarihinde eklendi
kendiNe hayRan bıRakan biR kuRgu.. 9 puan
5,0
28 Ekim 2023 tarihinde eklendi
Onu bunu bilmem ama beni çok etkiledi başroldeki kahramanlarımızın sessizce yıllara gömdüğü o aşk, bakışlarındaki çaresizlik bana geçti. Öte yandan öldürülen kadının kocasının yaşadığı acıyı hissettiriyor. Hele o sonda ki iki cümle bitirdi beni. Biri "lütfen ona söyle bari bir kez olsun konuşsun benimle" diğeri ise "müebbet yer demiştin" inanın mükemmel bir film kaçırmayın derim.
5,0
23 Nisan 2010 tarihinde eklendi
Ricardo Darínin klasına yakışır oyunu ile muazzam kurgu ve senaryo birleşince, kolay kolay unutulamıyacak bir seyirlik çıkmış ortaya. Tavsiye ederim. Ali
4,0
2 Mayıs 2010 tarihinde eklendi
Harika bir filmdi. Bu film bence stadyumdaki inanılmaz plan sekans sahnesi için bile izlenebilir nasıl çekmişler anlamadım kesinlikle harika bir sahneydi. Nefis oyunculuklar, usta işi yönetimiyle ve çarpıcı sahneleriyle bu senenin en iyi filmlerinden birisi El secreto de sus ojos. Oscarı hakettimi haketmedi mi tartışılır belki ama çok kaliteli bir film var ortada. Finalide çok iyiydi ama sürpriz bir finalin geleceğini bangır bangır bağırmasalardı daha da iyi olurdu bence o zaman belki daha fazla şaşırtabilirdi beni. Mutlaka izleyin 8/10
3,5
10 Mayıs 2011 tarihinde eklendi
Karekterler çok gerçekçi ve olağan, oyunculuklar başarılı, konu sıradan gibi başlıyor film sonradan (ikinci yarıda) akıcı olmaya başlıyor. Sonu gerçekten başarılı. Değişik bir Arjantin kültürü ve ortam izlemek için mutlaka izleyin. Başarılı
4,5
8 Mayıs 2010 tarihinde eklendi
oldboydan sonra izlediğim en vurucu son ile biten bir film oldu benim için. adalet sisteminin işlemeyişi üzerine daha iyi bir film yapılabilir mi bilmiyorum. çoğu insana sıkıcı gelebilir aksiyon yok, görsel efect yok falan filan. ama film dediğin böyle olur bence. stadyumdaki mükemmel sahne çok iyi oturmuş. filmde sorgulanan noktalar önemli. karısı öldürülen adamın ölüm cezası hakkındaki fikri... Bir erkek herşeyini değiştirebilir ama tutkularını değiştiremez tuttum bu sözü. sonu itibariyle klasikler arasına girecek mükemmel bir filmdi. vakit geçirmeden izleyin.
5,0
27 Eylül 2010 tarihinde eklendi
Her şeyine el emeği göz nuru dökülmüş !İsteyen istediği kadar kötüleyebilir ama ben tam puanı bu kadar hak eden çok az bağımsız yapım izledim.10/10
3,5
24 Aralık 2010 tarihinde eklendi
Ağır ilerleyip sabırlı insanların izleyebileceği filmlerden birisi diyebilirim.katil bazen ayrıntıda gizlidir ve bunu herkes göremez, hukuku eleştirmeye yönelik;içerisinde aşk,gizem,aşkın insan üzerindeki etkilerini görebileceğiniz bir film.İçerisinde güzel sözlerin geçtiği bir film.Etkileyen sözlerden bir tanesi söylemem gerekirse bir adamın asla asla ve asla değiştiremeceği şey sahip olduğu tutkularıdır.
Saygılarım la izleyebilirsiniz.
4,0
26 Şubat 2012 tarihinde eklendi
Uzun zamandır köşede duran bir türlü fırsat bulup izleyemediğim filmlerdendi...Öncelikle filmin makyaj kısmını ck begendim.Konusuda surukleyici ve merak uyandırıcı idi..Özellikle bir replik beni çok etkiledi..Erkekler herşeylerinden vazgeçebilirler ama tutkularından vazgeçemezler...Sanırım Türk erkeklerinin en büyük tutkusu futbol:)

Filmi oscarı hakettı mi haketmedi mi diye düşünecek olursam o sene hanekenin beyaz bant filmine kıyasla elbette daha basit bir film...
Gözlerindeki Sır gayet güzel bir film ama cok daha etkileyici bir film olabilirdi..
4,5
1 Haziran 2010 tarihinde eklendi
Özgün bir filmdi,inanılmaz incelikli,esprili diyalogları filme müthiş bir kalite katmış,ilk defa bir filme küfrü yakıştırdım:)Aşk,dram ve suç üstüne kurulmuş kurgusuyla ve dönemin siyasal,sosyal yapısını yansıtan,aldığı ödülü hakeden bir film olmuş..Bir bakışın,bir sözün,insan hayatında ne kadar önemli olduğunu,en önemlisi sevdiği kadın uğruna hayatta nelerden vazgeçebilceğini ve onun için neler yapacağının mücadelesini çok iyi öyküleyen,kendinize göre dersler çırabileceğiniz bir tutku filmi...'Ne Aşkmış'diyebileceğiniz nadir filmlerden..mutlaka arşivlik,kesinlikle tavsiye ediyorum,10/9 veriyorum...Serlametle:)
4,0
27 Ağustos 2010 tarihinde eklendi
muhteşem kamera..görüntü..çekim!hep bir kırmızı var temelde..sonunu ne kadar tahmin etse de insan tahmin edilemeyecek bi son!ve gerçekten adalet bu dedirtiyo.. adalet yerini buluyo :)
4,0
8 Ağustos 2010 tarihinde eklendi
Baştan sona sürükleyici bir senaryosu var. Dialoglar mükemmel sanırım kullanılan lisanın akıcılığından... Tahminlerde ve beklentilerde bulunuyorsunuz film boyunca bunların çoğu yanlış tahminler oluyor merakınız had safhaya çıkıyor filmin sonlarına doğru. Aşk hikayemizde eksik değil çok güzel duygusal sahneler işlenmiş filmde. En iyi yabancı film dalında ödülü layıkıyla hakediyor...8/10
4,5
22 Aralık 2018 tarihinde eklendi
YOK BÖYLE BİR FİLM DESEM... BU BİLE AZ KALIR...

Nereden söze nereden başlayacağını bilemediğin anlar vardır ya, Şey gibi mesela. Hani çok sevdiğin kız bir anda karşına dikilir ve once zaman prova yaptığın kelimeler bir anda aklından uçuverir. İşte öyle bir duygu galiba bu durumda. Bir film hangi kelimelerle övülebilir ki en güzel. Ya da şöyle diyeyim, hiç izlediğin film hem bitmesin isteyip hemde biran önce bitsin de ona methiyeler dizeyim diye sabırsızlandığın oldu mu.? Ama varmış hala köşede kıyıda gizli kalmış yapımlar.. Son yıllarda etrafta ki milyon dolarlık, şaşaalı çöp filmlerin arasında gizli kalmış bir mücevher buldum sanki. Ve acayip mutluyum şuanda bu mücevheri keşfettiğime.

2010 yılında en iyi yabancı film Oscar'ını da kazanan "El Secreto de Sus Ojos" (Gözlerindeki Sır) bahsettiğim film. İspanya,Arjantin ortak yapımı, baş rollerinde öyle içi boş Holywood yıldızları olmayan efsane ötesi bir filmden bahsediyorum. Yıllardır film izlerim ve diğer bir çok hobim gibi en etkileyici olanları bulup çıkarmak bir yerde takıntım olmuş. ister müzik, ister film, ister kitap, ister oyun. Hangisi olursa olsun beni içindeki zeka kırıntıları, duygu yoğunluğu ve atmosferi ile sürükleyecek yapımlar arayıp dururum hep. Gene böyle bir arayışımdan karşıma çıkmıştı Gözlerindeki Sır. Övülüyordu ama kitabın kapağını yargılama huyum olmasa da biraz haksızlık edip öyle davranmıştım bu yapıma. Bir yerden bulup beklemeye almıştım onu. Bir gün gelir çok boş bir anımda izlerim diye. Ama afişine baktığımda, açıp biraz bakındığımda galiba bu da o içi boş sanat filmlerinden biri deyip ertelemiştim izleme olayını. Ta ki şu ana kadar. Çayımı alıp oturdum bilgisayarımın başına ve kulaklıkları takıp ilk sahneden başladım izlemeye. Ve o ağır ağır ilerleyen film aslında adım adım işgal etmeye başlamıştı tüm benliğimi. Ben her sahne geçişinde daha bir pür dikkat daha bir meraklı gözlerle dikkat kesilmişken ekran, film her sahnesinde giderek içine çekiyordu beni. Önce size bir şey sunuyor sonra o sunduğuna inandırıyor ve sonra da elinizden alıyordu. Tam bir beyin fırtınası yaşatıyordu. Ben bu senaryo nereye gidiyor demeye ve sonunda beni çok ilginç bir yere götürdüğüne inanmaya başlamıştım. Sadece bu da değildi, sadece beyninize ve zekaya dokunmuyor alttan alttan duygularınız yokluyor bir yandan da derin düşüncülere dalmanızı sağlayıp hayatta Benjamin Esposito (Ricardo Darin) gibi karşınıza çıkan o özel anlarda nasıl davrandığınızı sorgulamaya itiyordu. Filmin sonlarına doğru bu senaryoyu hangi çılgının yazdığını düşünmeye başlamıştım. Bu nasıl yazılabilir diye kafamda sorular dönüyordu. Ama yapım izleyici ile alay geçer gibi "-ahanda son buymuş" dediğiniz anda suratınıza bir sol kroşe çakıp "- Yoo bu da değil" diyerek ters köşe yapıyordu. Ve gerçek son yaşandığında hem dumura uğruyor hemde duygusal olarak doyuma ulaştığınızı anlıyorsunuz.

İşte kısaca böyle bir etki bıraktı bende Gözlerindeki Sır. Günümüzde her ay başı ortalıkta dolanan ve ardı arkası kesilmeyen süper kahraman filmleri ile olsun, aynı filmin devam eden bilmem kaçıncı ama içi boş zaman kaybı serisi olsun yada eskinin kredisini yemeye çalışan tekrar çekimler olsun öyle dolmuşum ki resmen boğulduğumu hissettiğim anda bir anlık su yüzüne çıkıp nefes almak gibi oldu bu yapım bana. Klasik artık seyircinin gözlerinin aşina olduğu sanatçıların dışında daha farklı ama daha dolu görünen oyunculukları ile Ricardo Alberto Darín ve Soledad Villamil resmen şahlanıyordu izlediğiniz her sahnede. Ve içinizden aslında en iyi yabancı film Oscar'ı değil daha bir çok ödüle layık olduğunu düşünmeden edemiyorsunuz. Seyir zevki bakımından yüksek ama ilerleyiş olarak zaman zaman izleyen kişiye yavaş gelebilecek bir yapısı olsa da içinizde ki merak duygusunu hep canlı tutmayı bir şekilde başarıyor film. Ve bu da bir zaman kaybı mı korkusu ile oturuyorsanız artık bir çok filme o korkunun ne kadar yersiz olduğunu kanıtlarcasına sonlanıyor.

Konusu ve içeriği hakkında hiç bir şey yazmayı düşünmüyorum çünkü her saniyesi izlenerek görülmesi gerek bana göre. Ben sadece bu başyapıtı övmek için buraya geldim ve bunları yazdım. Size kalan ise ne yapıp edip bu filmi izlemek olmalı bana göre. Ben geç kalmış olabilirim ama belki benim gibi geç kalmış başka birine yardımım olur ve onunda bu şaheseri keşfetmesine yardımcı olur bu yazı umarım. Herkese iyi seyirler. Benim puanım 5/4.5
4,5
18 Eylül 2010 tarihinde eklendi
Zaten sıradan bir son olsaydı etkileyi bir film olmazdı. Ayrıca devletin sağlayamadığı adaleti insanların kendilerinin sağlamaya çalışmasını çok güzel ifade etmiş. Yani tam izlemelik ve etkilenmelik bir film.
5,0
12 Nisan 2011 tarihinde eklendi
son yıllarda izlediğim en etkileyici filmlerden bir tanesiydi .. diyaloglarda güzel .. mutlaka izlemelisiniz ..9/10
Daha Fazlasını Göster