Hesabım
    Ne Adam Ama
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Ne Adam Ama

    Başkası olma, kendin ol, elbet biri seni sever...

    Yazar: Ali Erden

    İlkokul öğretmeni Alex (Matthias Schweighöfer), üç yıldır sevgilisi olan Carolin'le (Mavie Hörbiger) mutlu mesut yaşayıp gittiğini sanırken, hayatın gerçekleriyle yüzleşmesiyle bambaşka maceralara sürükleniyor. Yakın Türk arkadaşı Okke'nin (Elyas M'Barek) doğum gününde Carolin'in dışarı yansıyan kişiliği fark ediliyor. İnsanın aklına hemen, esprili ve centilmen olmaya çabalayan Alex, Carolin'e nasıl katlanabildi düşünmeye başlıyorsunuz. Hastaneden gelen bir telefon tüm gerçekleri ortaya koyuyor, ama Alex ona aşık. Carolin, atletik yapılı üst komşuları Jens'le ilişki yaşıyormuş. Jens (Thomas Kretschmann), Alex'in tam karşıtı ve "vahşi..." Carolin, onunla Alex'le yaşayamadığı fantazilerini yaşıyor. Hatta sadomazoistçe bir ilişki Carolin'le Jens'in beraberliği. Doktordan acı gerçeği öğrenen Alex, kederle Okke'nin yerine dönüp çocukluk arkadaşı Nele'den (Sibel Kekilli) sıcaklık görüyor, onun dairesine yerleşiyor.

    Bir kadınla bir erkeğin arkadaşlığı nereye kadar gidebilir ki? Alex'le Nele'nin arkadaşlığı da bir yere kadar elbette. Çünkü aşk kaçınılmaz. Alex, şakacı Okke'nin öneriyle kadınların ilgisini çekecek her şeyi öğrenmeye de çaba gösteriyor. Erkek vahşi olmalı ve kadınları büyülemeli. Uçak korkusu da olan Alex, başka erkeklerin tecrübelerini hayatına katmaya çabasına girişiyor Carolin'i etkilemek için.. Önce çapkınlıkla işe başlıyor Okke'nin tecrübeleriyle. Sonra da güçlü olmak için orman adamı Volker'in (Milan Peschel) ormanında baltayla ağaç kesme işine girişiyor.  Filme başka insanların da hikâyeleri katılıyor. Alex'e ilgi duyan Nele'nin de hayatına şahit oluyoruz. Nele'nin, Greenpeace aktivisti sevgilisi Etienne (Pasquale Aleardi) ise Çin'de pandaların kurtarılması için sürekli seyahatte. Arada bir hikâyeye dahil oluyor. Öte tarafta Alex'in aşık öğrencisi Frank, sınıf arkadaşı Henriette'i etkileyebilmek için her şeyi deniyor. Kadın her yaşta kadın. Kendi için verilen mücadeleyi takdir ediyorlar eninde sonunda. Bu romantik komedinin sonunda mutluluk herkese çarpıyor Frankfurt şehrinde.

    Filmi seyrederken doğayı da unutmamak gerekiyor. Yeryüzündeki tüm memelilerde aşağı yukarı benzer şeyler oluyor. İster insan olsun ister hayvan, hayat boyunca dişileri etkilemek için daima savaş veriliyor. Dişiler, nesillerin sağlıklı doğabilmesi için en güçlü erkeği seçiyorlar. Biz insanlarda farklı olan birşey var. O da aşk. Filmi seyrederken insan şunu fark ediyor: Kendin olmak en iyisi. Bu yeryüzünde senden hoşlanacak biri daima var. Sorunsa onu bulabilmek. Alex'le Nele'nin ruhları birbirlerini tamamlıyor ve bütün oluyorlar.

    1980 doğumlu Alman yönetmen Matthias Schweighöfer'in 2011 yapımı "Ne Adam Ama (What A Man)" ilk uzun filmi. Yönetmen daha çok oyuncu olarak öne çıkmış Alman sinemasında. Schweighöfer, Alman sinemasında komedi oyuncusu olarak yükselen bir değer görülüyor. Schweighöfer, 2011 yapımı "What a Man-Ne Adam Ama" filminde , iç ve dış mekânları eşitçe kullanmış. Sinemaskop çekilmiş bu filmde Goethe'nin şehri Frankfurt'u da seyretmek müthiş. Almanya'nın güneybatısındaki şehrin içinden Main Nehri akıyor. Orman sahneleri Frankfurter Stadwalt'ta, yani Frankfurt Kent Ormanı'nda çekilmiş. Göçmen nüfusun yoğun olduğu şehir, Avrupa'nın ekonomik anlamda en zengin şehri. Filmde, Main üzerindeki köprüleri de görüyorsunuz bol bol. 1980'de Almanya'da doğmuş Sibel Kekilli, en aşağıdan yukarıya çıkmış bir oyuncu. Dibe vurmuş hayatı, önemli yönetmenlerden Fatih Akın'ın keşfiyle değişti. Kekilli, bugün Alman sineması içinde saygın bir yere geliyor. Kekilli'nin saygın festivallerinden oyuncu dallarında önemli ödüller kazandığını da belirtelim. Alman sineması onu geçmişiyle değil şimdiki haliyle değerlendiriyor ve önemli filmlerde oynatıyor. "Ne Adam Ama" filminin dünya dağıtımını Hollywood'un büyük stüdyolarından Fox'un üstlendiğini belirtelim. Yönetmen-oyuncu Schweighöfer'in filmdeki espriler zaman zaman insanı güldürüyor. Filmde belden aşağı esprilerin olduğunu da yazalım. Almanca ve Türkçe konuşmaların duyulduğu filmde Mustafa Sandal'ın "İsyankâr" şarkısı da kulağınıza geliyor.

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top