Hesabım
    Beyazperde Yazarları 2023 Oscar Adayı Filmleri Nasıl Değerlendirdi?

    En İyi Film Oscar'ı için yarışan filmlerin Beyazperde eleştirileri bu galeride!

    Beyazperde

    Görkemli törenlerle, şıklık yarışının yaşandığı kırmızı halılarla ve eğlenceli anlarla geçen ödül sezonunun sonuna geldik. Şimdi gözlerimiz, bütün bunların üstüne daha fazlasını ekleyerek taçlandıracak Oscar töreninde...

    2023 Oscar ödülleri Pazar gecesi düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak. Her zaman olduğu gibi heykelcikleri hangi isimlerin kucaklayacağını merakla bekliyoruz: "Her Şey Her Yerde Aynı Anda" ekibi yine ödüle uzanacak mı, "Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok" BAFTA'daki başarısını sürdürebilecek mi, "Elvis" ile Altın Küre kazanan Austin Butler'ın rakiplerini yenip Oscar'a uzanma şansı var mı, ödül sezonundaki adaylıklarına rağmen geri planda kalan "The Banshess of Inisherin"den bir sürpriz gelecek mi?

    Tüm bu sorular heyecanımızı yükseltirken, gelin Beyazperde yazarlarının En İyi Film kategorisinde yarışan filmler için kaleme aldığı eleştiri yazılarını birlikte hatırlayalım...

    2023 Oscar Adayı Filmleri Hangi Platformlarda İzleyebilirsiniz?

    Her Şey Her Yerde Aynı Anda

    A24

    "Her şey bir yana alt metinden elimize, hasar almış (ama yıkılmamış) bir anne-kız ilişkisi ve bu ilişkinin sakatlanmasının aslında evrenler arası kaosa bile neden olabileceği gerçeği kalıyor. İnsani ilişkilerde aslında her şey karşılıklı konuşmaktan ve karşı tarafı dinlemekten ibaret; ve pek tabii hayatımızda gerçekleştiremediğimiz şeylerin acısını, sorumluluğunu başkasından çıkartmamakta. Bu ana fikir için bu kadar devasa bir paralel evrenler kurgusuna gerek var mıydı;? Neden olmasın sayın seyirci, aynı hikaye Avrupa sinemasının elinde şekillense “sıkıcı festival dramı” damgası yiyecekti belki de. Oysa, şimdi karşımızda 11 Oscar adaylığı olan biraz da gürültülü bir şölen var. Hiç de fena olmamış, 12 Mart’taki ödül gecesinden önce Netflix platformundan seyretmeniz tavsiye olunur!"

    Duygu Kocabaylıoğlu'nun eleştirisinin tamamı: Kendinizin hangi versiyonu olmak isterdiniz?

    The Banshees of Inisherin

    20th Century Studios

    "Teknik olarak da harika işçiliklere sahip olan film, 20’lerden aldığı anlatısını ileriki yıllara da taşıyacak zamansız bir başyapıta dönüşecektir. [Martin] McDonagh ise çektiği beş uzun, bir kısa metraj filmle ustalığını çoktan konuşturdu ve çağımızın en iyileri arasında gösterilmeyi hak ediyor. Umarım Oscar gecesi adı geçen isimlerin hemen hepsini ellerinde heykelcikleriyle görürüz. Görmesek de ben kendi adıma 9 Oscar’ın tamamını The Banshees of Inisherin’e verdim. Evet bazen bunalıyoruz, başka hayatlar istiyoruz ve rutinden çıkmak istiyoruz ama arkadaşlar iyidir!"

    Onur Kırşavoğlu'nun eleştirisinin tamamı: Ama Arkadaşlar İyidir...

    Avatar: Suyun Yolu

    20th Century Studios

    "Filmin pek çok teması var, aşka sahip çıkma o aşkın getirdiklerini kabullenme, koruma, bir davaya adanış ve kaçılamayacak noktada savaşma duygusu seyircinin üzerine kovayla boca ediliyor. Tüm bunların etkileyici olduğunu düşünüyorum ama filmin seyircisine geçirmek istediği en önemli duygu; kabullenme… Bu filmi izlerken yas sürecinde olanların kalbine ferahlık verecek sekanslar var filmde.

    Uzun lafın kısası; ben olmasa da olur dememe rağmen yeni maceraya bayıldım. 3 saat 12 dakikalık çok uzun bir film olmasına rağmen ara verme ihtiyacı hissetmedim ve perdeden gözümü alamadım. James Cameron yine başarmış! Bu önemli çünkü o, Christopher Nolan ve Tom Cruise gibi salonlar için film çeken, evdeki televizyona sığmayacak görsel şölenler üreten biri."

    Murat Tolga Şen'in eleştirisinin tamamı: Su akar güldür güldür, gel Jake Sully yüzümü güldür

    Fabelmanlar

    Amblin Entertainment

    "Son tahlilde, The Fabelmans’ın Spielberg’in 2000’li yıllarda çektiği en iyi filmlerden biri olduğunu, en iyi demesek bile en yakın hissedeceğimiz ve en samimi filmi olduğunu söylemek mümkün. Sinema tutkusu ve sevgisi barındıran herkesin yüzünde gülücükler açacağı da kesin. Bir de zaten Spielberg sineması hayranıysanız salondan pek mutlu ayrılacağınızı söyleyebilirim. Oscar konusunda ise filmin şansı epey yüksek. 6-7 adaylık neredeyse garanti gibi. Michelle Williams ve Judd Hirsch yardımcı oyuncu kategorilerinde ilk beşe girebilirler. Bunların kaçında ödüle uzanır, Spielberg yıllar sonra bir yönetmen ödülü daha alır mı bunu yakında göreceğiz ama sinema sevgisi ve büyüsü için The Fabelmans’ı imkanınız varsa sinemada izleyin..."

    Onur Kırşavoğlu'nun eleştirisinin tamamı: Yeryüzündeki En Büyük Gösteri

    Top Gun: Maverick

    Paramount Pictures

    "Her şeyden önce Top Gun: Maverick’te gerçek F-18’ler, gerçek G kuvveti ve gerçek hız yer aldığı için kesinlikle IMAX izlenmesi gereken bir deneyim. Ancak şurada bir yanlış anlaşılma olmasın Maverick gücünü özellikle de Marvel Sinematik Evreninin fena halde suyunu çıkardığı görsel efektlerden değil insan gücünden alıyor. Filmde de söylendiği gibi teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin 'Marifet uçakta değil, pilotta' sözünden hareketle taşını bir güzel gediğine oturtuyor. Kuru kuru bir nostalji sevdasıyla, insana dair unuttuğumuz güzel duygulara gönderme yaparak, kalp atışlarını zirveye çıkarmanın yanında ısıtmayı da çok iyi başarıyor."

    Gizem Ertürk'ün eleştirisinin tamamı: Bana Öyle Bakma, Anlayacaklar

    Elvis

    Warner Bros.

    "Karşımızda görkemli bir iş var, ilk yarısı müthiş ama Elvis’in, kumar düşkünü menejeri vesilesiyle Vegas patronlarının kölesi durumuna geldiği kısım yorucu. Film ilk yarıdaki enerjisini devam ettiremiyor ve bir ajitasyon bataklığına saplanıyor. Senaryonun Elvis’i en başından sonuna kurban gibi gösterip karakterini romantize etmesini de çok sevmedim ama en hoşuma gitmeyen şey tüm bu yaşanmışlığı onu sömüren Albay Tom Parker’ın bakış açısından izlemek oldu. Burada bir not daha düşeyim Austin Butler, Elvis rolünde ne kadar iyiyse Tom Hanks, Albay rolünde o kadar kötü ve aşırı makyaj çalışması sebebiyle karikatürize… "

    Murat Tolga Şen'in eleştirisinin tamamı: Şarkısız bir hayat yaşanmamıştır

    Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok

    Netflix

    "[Edward] Berger (ve pek tabii Netflix) imzalı Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok, bir savaş filminin acı estetiğini göz kamaştırıcı biçimde ekrana getirirken, savaş karşıtlığını da olması gereken dozda veriyor: Son ana kadar vazgeçmeyen ama kendilerini pek de cephe ilerisinde göremediğimiz savaş çığırtkanlarından daha da çok bağırarak!

    Lewis Milestone imzalı ilk film, ünlü yönetmene 1930 yılının Akademi ödüllerinde En İyi Yönetmen Oscar’ını getirmişti. Bakalım bu klasik hikayenin 2022 versiyonu aday olduğu 9 dalda (En İyi Film, Uyarlama Senaryo, Uluslararası Film, Görüntü Yönetimi, Yapım Tasarım, En iyi Müzik, Ses, Görsel Efekt, Saç Makyaj) hangi heykelcikleri evine götürmeyi başaracak?"

    Duygu Kocabaylıoğlu'nun eleştirisinin tamamı: "Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir"

    Hüzün Üçgeni

    Neon

    "Oysa [Ruben] Östlund gemideki zengin huzursuzluğun tarifini yapmıştı bir şekilde bizlere… Zenginlerin tuhaflıklarının, huzursuzluklarının şekilsel olarak etraflarına yaydıkları fiziksel formlarını göstermişti. Güverte ve havuz mesela… Ve film başından itibaren, modellere pahalı ve ucuz kıyafet giydiklerinde takındıkları tavır gibi güce sahip olanların, merdivenin alt basamaklarında kalanlarla yaşadığı uyuşmazlığı işaret eder kıvamda ilerliyor. Çağdaş bir anlatımla ikiyüzlülük, modellerin derinsizliğini de araya sıkıştırarak bayağılık, kapitalizmin acımasız damarları gibi pek çok konuda komik ve sinir bozucu bir hiciv sunmayı başarıyor! Östlund burjuvazide çekici bir yan olmadığını haykıra haykıra söylüyor ve bu tuhaf insanları sihirli bir tiksinme duygusuyla izlersiniz diye lafını bağlıyor."

    Banu Bozdemir'in eleştirisinin tamamı: Çevir kazı yanmasın!

    Women Talking

    .

    "Bu bağlamda, ister istemez bir tiyatro sahnesini ya da uyarlamasını çağrıştıran Women Talking, dışarıdaki pastoral şiirselliğe inat -ki her seferinde kırlarda oynayan çocuklarla özdeşlik duygumuz da pekişiyor- kadınların parçalanmışlığını ciddi ve oldukça başarılı bir anlatımla önümüze seriyor. Filmin Rooney Mara, Claire Foy, Jessie Buckley, Judith Ivey, Sheila McCarthy ve Frances McDormand’dan oluşan toplu oyuncu kadrosu ise anlatmaya çalıştığımız tüm bu akışı sırtlayarak işin “kadınlar tarafından” olan yanını bütünlüyorlar. Diğer oyunculara göre çok daha az sahnesi ve repliği olsa da yaralı yüzü ile Janz karakterine hayat veren Frances McDormand’ın göründüğü her sahnede gözleri yüz ifadesi o kadar çok şey anlatıyor ki…"

    Duygu Kocabaylıoğlu'nun eleştirisinin tamamı: Kadınlar tarafından, kadınlar için, kadınlara rağmen…

    facebook Tweet
    Benzer Haberler
    Öneriler
    Yorumlar
    Back to Top