Hesabım
    Karlar Ülkesi 2
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,0
    Çok İyi
    Karlar Ülkesi 2

    Frozen çılgınlığı geri dönüyor!

    Yazar: Başak Bıçak

    Bundan tam 6 yıl önce hayatımıza giren ve tüm zamanların en çok hasılat elde eden animasyonu olarak, kısa sürede bir tür çılgınlığa dönüşen Frozen (Karlar Ülkesi) ikinci halkasıyla beyaz perdeyi ziyaret ediyor. Türkiye’de vizyona giren yerli ve yabancı animasyonlar arasında en yüksek açılış rekorunu elde eden Frozen 2, bakalım bu kez yolculuğunu nasıl tamamlayacak?

    2013 yılında vizyona girdikten sonra, Disney’in en sevilen animasyonları arasında çok hızlı bir çıkış yakalayan, Elsa, Anna ve Olaf gibi karakterlerin yer aldığı ürünlerle bir anda devasa bir endüstriye dönüşen, Norveç’e turlar düzenlenmesine sebep olan ve en önemlisi, “Let It Go” şarkısıyla filmi izlemeyenlere dahi adını duyuran Frozen, altı yıllık bir gecikmeyle karşımıza çıktı. Hans Christian Andersen’in The Snow Queen isimli öyküsünden yola çıkılarak Jennifer Lee tarafından senaryolaştırılan ve Chris Buck ile Jennifer Lee’nin yönetiminde filmleştirilen Frozen, ikinci filminde de aynı kadroyla seyircisiyle buluşuyor. Karlar Kraliçesi Elsa, kız kardeşi Anna, Sven, Kristoff ve Olaf’ın bu müzikal türündeki, etkileyici macerası kaldığı yerden devam ediyor ancak bu kez, geçmişte yaşanmış bir olayın çözülmesi üzerine kuruluyor. Böylelikle iki filmin senaryosunu birbirine eklemleyen ve hemen herkesi tatmin edecek bir iş çıkaran ekip, yine “feminist” bir serüvenle kalplerimizi kazanmayı başarıyor.

    Frozen’ın bu büyük başarısı üzerine çokça konuşuldu, diğer animasyonlardan farkı nedir sorusu defalarca soruldu… Çoğunluğun ortak kanaati, Elsa’nın hür iradesiyle karar veren, sarayında oturmak yerine macera peşinde koşan ve elbette bunu, bir erkeğin gölgesinde yapmayan, “mutlu sonu” bir evlilik veyahut bir masal klişesiyle, esas kız ve esas oğlanın bir araya gelmesiyle tanımlamayan bir hikâye ve karakter yaratması yönündeydi. Doğruydu da, zira masallardan alışık olduğumuz üzere iyiyle kötünün kapıştığı ya da bir karakterin tekâmül süreci için bir durumla/olayla mücadele ettiği serüvenlerin sonunda hep ana karakterler, hayattaki eşlerini bulur veya söz konusu savaşı, o kişiye ulaşmak için verirler. Frozen’da ana karakterin bir aşk hikâyesi yok. Karşısına çıkarılmış bir figür de yok. Hatta ilk filmdeki çok da kötücül olmayan “kötü karakteri” saymazsak, bir kötü karakter de yok. Bilakis, yalnızca hayallerinin, ideallerinin, merakının veya korkularının peşinden koşan, bu uğurda her şeyi göze alan bir ana karakter, Kraliçe Elsa var. Elsa’nın kız kardeşi Anna, bu aşk yoksunluğunu dengelemek ve bu karaktere de bir yolculuk verebilmek için Kristoff’la bir araya getiriliyor. Ancak film boyunca gördüğümüz bir şey var ki Anna dahi, yeri geldiğinde sevgilisini geride bırakıp yoluna devam edebiliyor; bir erkeğin nerede olduğunu aramak, onu beklemek gibi bir gayret içerisine girmiyor. Tabii masal bu, Anna ne kadar özgür olursa olsun, yine son dakika bir erkek tarafından kurtarılma talihsizliğine düşüyor fakat bu halleriyle bile iki kız kardeşin karakter yapıları bize ve en önemlisi bu filmi izleyen çocuklara, karar alma yetisinin tek başına verilmesi gereken bir şey olduğunu gösteriyor, öğretiyor.

    Frozen’ı ben kendi adıma, salt bu özgürlükçü yapısıyla değil, aynı zamanda iki kız kardeş arasındaki bağdan ötürü de seviyorum çünkü benim de bir kız kardeşim var ve film boyunca, çocukluğumu çoktan geride bırakmış olmama rağmen kendimi bazen Elsa ile özdeşleştirdim, kardeşimi de Anna yerine koydum. Mesafeler ne kadar uzak olursa olsun, birbirleri için mücadele eden ve birbirlerini düşünmekten hiç vazgeçmeyen bu iki kız kardeşin öyküsü, senaryo itibariyle hedef kitlesi çocuklar olmasına rağmen beni dahi etkiledi ki bu bahsettiğim özgürlük ve kardeşlik gibi mefhumların küçük sinemaseverler üzerindeki tesirini tahmin bile edemiyorum.

    Masalların öğretici yanlarını hepimiz çok severiz; Frozen’ın öğreticiliği bugüne dek okuduğumuz, izlediğimiz masalların çok ötesinde “birey” olma kavramına vurgu yaptığı için çok değerli, çok önemli. Pek çok kişinin aksine, Elsa’nın sözde cinsel tercihleri yüzünden bir erkek seçmediğini ya da bir aşka düşmediğini düşünmüyorum. Bu bana kalırsa, Hollywood ve bilhassa Akademi ödülleri ile bize dayatılan yeni algının bir uzantısı ve nasıl ki ana karakter salt siyahi olduğu için sahte bir pozitif ayrımcılıkla o film öne çıkıyorsa, aynı şekilde bir kadın figür, erkeğin gölgesi altında bir serüvene girişmiyorsa, cinsel tercihleri “farklı” olarak algılanıyor, tahmin ediliyor. Hayır, Elsa karakteri sadece birey olgusuna vurgu yapan ve bireyin karar alma mekanizmasının aşk gibi bağlayıcı duygulardan uzaklaştırarak çalıştırılması gerektiğini ifade eden bir alt yapıya sahip sadece, daha fazlası değil. Cinsel tercihleri elbette farklı olabilirdi ve hatta biz de bunun üzerine konuşabilirdik. Ancak ben bu hikâyede ve Elsa karakterinde olduğu söylenen söz konusu özelliğin, abartılmış, popüler ve kolaycı bir yorum/yaklaşım olduğunu düşünüyorum. Her gördüğümüz yalnız erkek nasıl ki farklı bir cinsel tercihe sahip değilse, kendi yolculuğundaysa, Elsa da aslında basitçe kendi yolculuğunda olan, özgür bir karakter.

    Eğer bir çocuğunuz varsa (özellikle kız çocuğu) ve onun bir birey olarak kendi kendine ayakları üzerinde durabileceğini, her türlü güçlükle tek başına, kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan savaşabileceğini öğrenmesini istiyorsanız, Frozen doğru seçim. Elbette Frozen 2, birincinin yerini dolduramayacak ve bir Let It Go çıkaramadığı için ilki kadar akılda kalıcı olmayacaktır ancak bir hikâye olarak çocuklara güçlü mesajlar vermeye devam ederek, selefinin de popülaritesiyle, hak ettiği hasılata ulaşacaktır.

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    • Muhammed Enes Acartürk
      ha haaa yha amk ya güldürdün gece gece klasik ortaokul lafları bunlar yok tanıdığım var ailemde yok amcam savcı seni şikayet etcem hhahaha olum ya ne komik milletiz insanları korkutmaya çalışıyoruz ama asıl korkan korkutandır bunu unutma git nereye şikayet ediyosan et haha aha dur FBI kapıyı çaldı bi bakıyım sdfjsdnfu. Ayrıca ben senin arkadaşın değillim demissin lan GERİZEKALI zaten sen bana ''lezbiyen olsa izlemeyecekmisin? Sanane !'' demişsin asıl intarnette tanımadığın biriyle sanki arkadaşınmış gibi aptalca konuşan sensin sanane önüne bak vs önümde böyle konuşsaydın küfür etmeden önce azını burnunu kırardım senin ayrıca haklısın türkçem baya kötü kusra bakmasın inşallah haha ( soru işaretinden sonra büyük harfle başlamayı bilmiyodum dedim bunun türkçesi kötüdür kesin baksana virgülden sonra boşluk bırakmıyor yazarken salladım türkçeyi o yüzden zaten seninde yanlışın bu virgülden sonra boşluk bırak ondan sonra git hangi topluma beni şikayet ediyosan et xd ) neyse bide küfür etmemden rahatsız olmuşsun günlük hayatta küfürlü konuşmam bitek sadece sinirlenince ağır küfür edebilirim sen beni gerçekten sinirlendirdin yok sanane yok lgbt olsa ne yazar felan zaten önceki yorumumda da baya bahsetmişim lgbt konusundan fazla uzatmaya gerek yok ramazan ayındayız biraz ağzımı kaçırdım ama dediğim gibi şikayet olayı felan yok I I yemez aslan parçası çok gördük biz bunları son bi sözüm var :D asıl şuan sen beni tehdit etmişsin lgbt hakkındaki görüşlerimden dolayı yani sen beni lgbt üyelerine beni ifşa ediceğini söyledin burada tehdit çok ağır bir şey olduğu için sosyal medyada da çokça görülüyo biliyosun ihbar olayları çok var o yüzden mahkemeler bu olayların üzerinde durur yani söylediğin şeylere dikkat et hatta en son bir ünlü tehdit mesajları alıyordu instadan yapan adamı bulup 3 bin lira cezaya çarptırdılar haberin olsun kundaklıcam diye kumpasa düşmeyesin neyse gene çok uzattım hadi sg (:
    • Crane
      Küfür etmeden bir cümle bile kuramıyorsun,yazık.Anonim bir şekilde internet üzerinden seni hakaretinden dolayı ihbar edebileceğimin farkında mısın?Yaşıtın olduğumu mu düşünüyorsun?Lgbt içerisinde yer alan insanlardan mı iğreniyorsun?Bir de senin yazdıklarını Lgbt topluluklarına attığımda gör bakalım.Onlar da ayrı yerlerden şikayet ederler.Önce acilen Türkçe,ondan sonra ise toplum dersi alman gerek.Ben senin arkadaşın değilim herhangi bir insan ile toplumda bu şekilde konuşabiliyor musun?Hadi git bakalım küfür et birisine boş teneke.Yazık cidden.
    • Crane
      Arkadaşım bu bir insan veya canlı kanlı bir varlık değil lezbiyen olup olmadığını nereden bilelim nasıl çizilip kurgulanıyorsa biz o şekilde izliyoruz,ayrıca lezbiyen olsa izlemeyecek misin? Sana ne.
    Back to Top