Hesabım
    Üç Silahşörler: D'Artagnan
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Üç Silahşörler: D'Artagnan

    21.yy’da bu neyin düellosu?

    Yazar: Duygu Kocabaylıoğlu

    Fransız yazar Alexandre Dumas’ın 1844 tarihli Üç Silahşörler romanı, aralarında “Üç Silahşorlar” ve “Üç Silahşorlarin İntikamı” (yön. Çetin İnanç-1972) gibi Türk filmi versiyonlarının da olduğu sayısız beyazperde, dizi uyarlaması hatta sahne uyarlaması yapılmış bir eser. Üzerinden neredeyse 2 asır geçmiş olmasına rağmen, bu şövalyelik macerasının popülerliği enteresan biçimde hiç geçmiyor; her 10 senede bir, yeni bir Üç Silahşörler ekibi seyircisini ve alıcısını buluyor. Zira yeni Üç Silahşörler uyarlamasının bu ilk filmi geçen sene Fransa’da gişe rekoru kırdı ve 2023’ün en yüksek hasılat yapan üçüncü Fransız filmi olarak kayıtlara geçti.

    Yönetmenliğini Fransız sinemacı Martin Bourboulon’un üstlendiği “Les Trois Mousquetaires: D'Artagnan” (2023) filminin aslına oldukça sadık ilerleyen uyarlama senaryosu ise Matthieu Delaporte ve Alexandre de La Patellière’e ait. İkilinin ayrıca yeni bir Monte-Cristo Kontu (2024) uyarlamasına da el birliği ile imza attığını ekleyelim. Yani tarihi Dumas uyarlamalarını seven bir kamera arkası ekip mevcut. İki film olarak tasarlanan prodüksiyonun ilk filmi, Avrupa vizyonundan 1 sene sonra ülkemizde de Mayıs 2024 itibariyle “Üç Silahşörler: D’Artagnan” adıyla vizyona girdi. Bu bildiğimiz hikayenin en güçlü kozu şüphesiz ki bol ödüllü oyuncu kadrosu.

    François Civil (Charles d’Artagnan), Vincent Cassel (Armand de Sillègue d’Athos d’Hauteville), Romain Duris (Aramis), Pio Marmaï (Porthos) ve çarpıcı çekiciliğini halen koruyan Eva Green’den (Milady) oluşan kadrosuyla yeni Üç Silahşörler, tarihi bir macera uyarlamasından ne bekliyorsanız tümünü önünüze seren, teknik kalite ve işçilik açısından da çıtanın üstünde bir yapım.

    .

    Güneybatı Fransa'daki Gaskonya'dan yola çıkan D’Artagnan, genç ve hevesli bir karakter olarak silahşörlük eğitimi almak için Paris’e gelir. Yolculuğu sırasında kendisine saldıranları bulmaya çalışırken çok daha büyük bir savaşın içine sürüklenir. Protestan ve Katolikler arasında uzun zamandır dini çatışmaların yaşandığı ülkesi Fransa’nın ve Kral XIII. Louis’nin hayatı tehlikededir. D’Artagnan önce cesaretle düelloya davet ettiği, ülkenin en ünlü silahşörlerinden olan Athos, Porthos ve Aramis’e krala hizmet adına katılır. Fakat şövalye macerası aşksız olur mu hiç? Delikanlı D’Artagnan, Kraliçe’nin hizmetkarlarından Constance Bonacieux’e (Lyna Khoudri) aşık olur, fakat çift taraflı oynayan Kardinalin casusu Milady de Winter’ın da şimşeklerini üzerine çeker…

    17. yüzyıl Fransasında geçen bu hikaye, yukarıda da değindiğimiz gibi oyuncu performansları ile öne çıkıyor. Fransız sinemasının yeni dönem sevilen aktörlerinden olan François Civil, genç ve cesur D’Artagnan’ı oldukça dinamik ve idealist bir karakter olarak resmediyor. Aksiyon sahnelerini küçük mizahi dokunuşlarla buluşturan Civil, D’Artagnan’ın Constance Bonacieux’a duyduğu ‘ilk görüşte aşkı’ da dönemin şövalyelik tasvirlerine yakışır biçimde canlandırıyor. D’Artagnan‘ın yanı sıra Athos, Porthos ve Aramis yani, sırasıyla Vincent Cassel, Pio Marmaï ve Romain Duris bu 3 efsanevi silahşöre yeni tatlar katmaktan geri durmamışlar. Ana karakterlerin işlenişi bağlamında filmde bazı modern dokunuşlar olduğunu üstü kapalı olarak dile getirelim, detayları bulmak da seyircilere kalsın. Öte yandan Eva Green’in Milady karakterinde sergilediği performans, filmin öne çıkan bir diğer yönü. Bu gizemli karakterin karmaşıklığı ve Green’in her zamanki gibi bu gizemi yansıtma becerisi, bildiğimiz hikayeye casusluk açısından bir derinlik de katıyor.

    .

    Kostüm ve prodüksiyon tasarımıyla dikkat çeken filmin zengin detaylarla örülü dekorları dönemin atmosferini yansıtırken, özellikle kılıç dövüşleri ve yüksek tempolu kovalamaca-takip sahneleri bu tarihi aksiyonun bütünlüğünü koruyor.

    Uzun lafın kısası, “Aynı hikayeyi neden döndüredolaşa tekrar seyredeyim ki üstelik 2011’de 3 boyutlu olarak çekilmiş (yön. Paul W. S. Anderson) bir başka versiyonu daha varken?” diye düşünebilirsiniz. Vincent Cassel’i Athos, Count de la Fère ve Eva Green’i Milady olarak beyazperdede seyretmek bile yeterli bir cevap aslında. Gerisi klasik bir hikayenin zengin bir prodüksiyon tasarımı ile bir macera şölenine dönüştürülmesi. Son olarak “Şu din ve mezhep savaşları daha kaç yüzyıl can almaya devam edecek ey asla akıllanmayan insanoğlu?” sorusuyla salondan çıkabilirsiniz. Filmin devam bölümü olan “Üç Silahşörler: Milady” ise bu kadar bekletmeden, Ağustos 2024’te vizyona girecek, diyelim.

    İyi seyirler!

    Daha Fazlasını Göster

    Yorumlar

    Back to Top