Babil, sinemanın sessiz dönemden çıkış sürecinde birkaç oyuncunun yükseliş ve çöküş hikayesini konu ediyor. 1920'lerin sonunda Hollywood, sessiz filmlerden sesli filmlere geçişle birlikte büyük bir değişim sürecinden geçmektedir. Gelecek vadeden bir oyuncu olan Mannt Torres, rüya fabrikasının perde arkasındaki bu ilerlemeye birinci elden tanık olur. Ancak Jack Conrad gibi köklü yıldızlar veya Nellie LaRoy gibi yükselen yıldız adayları için derin bir kriz yaklaşmaktadır çünkü artık filmlerde konuşmak zorundalardır. Caz, gösterişli partiler, seks, uyuşturucu ve alkol Hollywood'u hala etkisi altına alırken, sektörün en büyük yıldızları kariyerlerinden endişe etmeye başlar.
Her ne kadar ilk uzun metrajlı filmi Guy and Madeline on a Park Bench olsa da, bir çoğumuz Damien Chazelle’i 2014 yapımı Whiplash ile tanıdık. Whiplash’i çektiğinde 29 yaşında olan Chazelle’in bu başarısı, filme beş Oscar adaylığı getirdi ve üçünü kazandı. Sonrasında gelen La La Land ile Oscar ödül törenini de karıştıran Chazelle’in bu dramatik müzikali, kimileri hala aksini iddia etse de yıllar sonra bile hatırlanacak bir film bana göre. Ve şimdi Chazelle, Babylon ile unutulmayacak filmler listesine bir yenisi ekliyor. Babylon sadece bir film değil, bir sinemacının, bir yönetmenin sinema tarihine yaptığı ihtişamlı bir geçit töreni. Babylon’u izlemek bir roller coasterde tepelere yükselip, çılgınca düşerken, sinemaya bir saygı duruşu izlemek gibiydi. 3 saat 10 dakikalık süresini hakkıyla veren, aman ne uzun film bitse de gitsek hissini yaratmayan, hiçbir karesinde tekrara düşmeyen, muhte
Sadece sinema eleştirisi yapabileceğiniz, geçmişten günümüze, hatta henüz vizyona girmeyen sinema sohbetleri yapabileceğiniz, sinema dışındaki konulara kapalı, birçok elit arkadaşa sahip olan 7 yaşında bir sinema whatsapp gurubumuz var. Guruptaki yöneticilerimizin yazılanları çizilenleri pür dikkat takip etmesi, olası bir spoiler veya daha kötü kırıcı küfür içerikli paylaşımların önüne geçmektedir. Huzurla ...
Devamını oku
M.S. Yücetürk
Takip Et!
Eleştirisini Oku
4,5
29 Ocak 2023 tarihinde eklendi
3 saat 10 dakika boyunca hiç sıkılmadım, tamam filmlerde aradığım en önemli şey değil bu sıkılmama olayı, ama 3 saat yahu! Sigara günde en az bir paket içiyorum ve mola zamanı içmeye çıkmadım bile. Yapmak istediği coşkuyu tam olarak hissettiriyor yönetmen. Bence kesinlikle en az 4 puanı hak ediyor. Eğlenceli ama gergin, güzellik fazla var ama ıyyy da oluyoruz, kahkaha da attım sonunda gözlerim de doldu... Sinemada ...
Devamını oku
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.